11.Sınıf Felsefe 2.Dönem 1.Yazılı - Açık Uçlu Sorular sınavı 11.Sınıf kategorisinin Felsefe alt kategorisinin, 2 dönemine ait. Bu sınav Orta derecede zorluktadır. Toplamda 17 sorudan oluşmaktadır.
Aydınlanma hareketinin felsefe, siyaset, ekonomi ve toplum alanındaki etkileri nelerdir?
John Locke'un birey-devlet ilişkisine dair görüşlerini açıklayınız.
Hegel'e göre varlıkların oluşu nedir?
Felsefenin dil ve edebiyatla olan ilişkisi nedir?
İbn Sînâ'nın ruh görüşü, 17. yüzyıl filozofu Descartes'ı nasıl etkilemiştir?
Hümanizm düşüncesinin kökenleri nelerdir?
Hümanizm akımının Rönesans döneminde felsefe alanında nasıl bir etkisi olmuştur?
Hümanizm akımının Rönesans döneminde eğitim alanında nasıl bir etkisi olmuştur?
Descartes'in "Düşünüyorum, o hâlde varım." önermesi ne anlama gelmektedir? Bu önermeyi temellendirmek için hangi argümanları kullanmıştır?
Spinoza'nın ahlak görüşü insanın tabiatla olan ilişkisi bakımından nasıl değerlendirilebilir?
İslam düşünürleri Tanrı’nın varlığını nasıl kanıtlamışlardır?
İslam felsefesinde tümeller sorunu nasıl ele alınmıştır?
İbn Rüşd'e göre din ve felsefe arasındaki ilişkiyi tanımlayın.
Mevlâna'nın "insan bir büyük âlemdir" sözü ile neyi kastettiğini açıklayınız.
Aşağıda verilen ifadelerden doğru olanlara D, yanlış olanlara Y koyunuz.
(.....) 1. İbn Rüşd, aklın yanı sıra vahyin de dinin kaynağı olduğunu savunur.
(.....) 2. Gazâlî, hakikatin bilgisine ulaşmada şüpheyi kullanarak aklın rolünü vurgular.
(.....) 3. İbn Rüşd, dinlerin felsefeye dayanması gerektiğini savunur.
(.....) 4. Gazâlî, aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğunu savunur.
(.....) 5. İbn Rüşd, felsefenin dinlere göre daha üstün olduğunu savunur.
(.....) 6. Gazâlî, şüphenin aklın rolünü zayıflattığını savunur.
(.....) 7. İbn Rüşd, dinlerin akla dayanması gerektiğini savunur.
(.....) 8. Gazâlî, hakikatin bilgisine ulaşmada aklın yanı sıra vahyin de kullanılması gerektiğini savunur.
(.....) 9. İbn Rüşd, felsefenin dinlerden daha üstün olduğunu savunur.
(.....) 10. Gazâlî, aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğunu savunur.
Aşağıdaki eşleştirmeleri yapın.
1. Gerçeği arayanın yaşamında bir kez tüm nesnelerden gücü yettiği ölçüde kuşku duyması gerekir.
2. Bu nedenle kendilerinden kuşku duyulan tüm nesnelere yanlış gözüyle bakmak da yararlı olur.
3. Bu kuşkuyu hiçbir zaman işlerimizi yönlendirmede kullanmamalıyız. Çünkü (...) doğruya yakın kanılara göre hareket etme zorunda olduğumuz açıktır.
4. Duyulur nesnelerin gerçeğinden niçin kuşkulanılabilir? Çünkü ilkin duyularımızın birçok kez bizi yanılttığını deneyimlerle gördüğümüz için onlara isterse tek bir kez bile yanıltmış olsalar da fazla inanmak toyluk olur.
5. Neden matematiğin kanıtlarından da kuşkulanılabilir? Matematiğin kanıt ve ilkelerinden bile çoğu kişiler bu konular üzerinde usavurma yaparken aldanmış oldukları için onlardan yine kuşkulanacağız.
6. Kuşkulu şeylere inanmaktan sakınmamıza olanak tanıyarak aldanmamıza engel olan özgür bir tutumumuz vardır.
7. Var olmasaydık kuşku duyamazdık, bu da edinebileceğimiz ilk doğru bilgidir. Düşünülen şeyin düşünürken gerçekten var olmadığını kavramak bize o denli aykırı geliyor ki en şaşılası varsayımlara karşın şu “Düşünüyorum, o hâlde varım.” sonucunun doğru olduğuna ve bunun düşüncelerini bir sıra içinde yönlendiren ve yöneten bir kimseye görünen ilk doğru sonuç olduğuna inanmaktan kendimizi alıkoyamıyoruz.
a. Duyulur nesnelerin gerçeğinden kuşkulanmamızın nedeni
b. Matematin kanıtlarından kuşkulanmamızın nedeni
c. Kuşkulu şeylere inanmaktan sakınmamıza olanak sağlayacak tutum
d. İlk doğru bilginin yasası
e. Varlığımızın kanıtı olarak ileri sürülen düşünce
Aşağıda verilen boşlukları uygun kavramlarla doldurunuz.
1. MS 2-MS 15. yüzyıl felsefesinde Tanrı tarafından verildiği düşünülen her türlü dinî bilginin onaylanmasında .......... ön plandadır.
2. İslam felsefesinde inancın bilgisi, aklın bilgisiyle çelişkiye düşmez. İslam kelamcıları genel olarak Kur’an-ı Kerim’i delil göstererek hakikatin .......... ile bilineceğini ancak aklın naklî (vahiy, ayet ve hadis bilgisi) bilginin önüne geçemeyeceğini belirtmiştir.
3. Mâtürîdiyye kelamcılarına göre “Naklî bilgi aklın bilgisinden .......... gelir.” çünkü aklın bir sınırı vardır ve sadece onun ölçü olarak alınması hataya yol açar.
4. İmam Gazâlî, “Maddi şeylerin bilgisi göz ve kulak gibi duyu organlarıyla tahsil edilir. Manevi şeylerin bilgisi ise kalbin algılamasıyla .......... olur.” sözüyle insanın akıl ile hakikatin kesin bilgisine ulaşamayacağını belirtir.
5. İbn Rüşd, “Felsefe, dinin getirmiş olduğu her şeyi inceler. Eğer araştırdığı şeyi algılaya- biliyorsa iki algı (ikisinin algısı) ..........dır.” sözüyle Gazâlî’yi eleştirir ve inançsal olanın akılsal olduğunu savunur.
6. Hristiyan felsefesi düşünürleri için inanç-akıl ilişkisine getirilen açıklamalar dönem boyunca farklılıklar göstermiş ancak genel olarak inanç-akıl ilişkisi daha çok inanç .......... yorumlanmıştır.
7. Tertullian, “Akıl almaz (saçma) olduğu için inanıyorum.” yargısında bulunarak aklın bir sınırı olduğunu ve onunla bazı şeylerin anlaşılamayacağını belirtmiştir. Ona göre inanmak için akla gerek yoktur çünkü inanılan şey akıl için ..........dır.
8. Clemens, “Anlamak için inanıyorum.” yargısıyla .......... eleştirmiştir.
9. “İnanayım diye biliyorum.” yargısıyla Aquinalı Thomas, inanç ve aklın aralarında ahenk (uyum) olmasına rağmen birbirinden farklı iki alan olduğunu belirtir. Ona göre inanç teoloji, akıl da .......... aittir.
10. 8-9. yüzyıl arasında İslam coğrafyasında Antakya, Urfa, Cundişapur, Harran, Nisibis (Nusaybin) ve Bağdat’ta kurulan çeşitli okullarda .......... yapılmıştır.
Aydınlanma hareketinin felsefe, siyaset, ekonomi ve toplum alanındaki etkileri nelerdir?
Aydınlanma hareketinin felsefe, siyaset, ekonomi ve toplum alanındaki etkileri arasında; akılcılık ve deneyciliğin yükselişi, demokrasi ve özgürlük fikirlerinin yayılması, ekonomik liberalizmin gelişimi ve toplumda değişim ve dönüşüm yaşanması yer almaktadır.
John Locke'un birey-devlet ilişkisine dair görüşlerini açıklayınız.
Locke, bireylerin doğal haklarını korumak için devletin varlığının gerekli olduğunu düşünüyordu, ancak devletin gücünün sınırlı olması gerektiğini savunuyordu.
Hegel'e göre varlıkların oluşu nedir?
Hegel’de “Tanrı”, “geist”, “fikir”, “akıl” veya “tin” kavramları mutlak olanı temsil eder. Tin, ilk başta kendiyle özdeş ve kendisi için varlıktır. Tin, bu aşamada kendini tanımamaktadır. Kendini tanıyabilmesi için kendi olmayanda kendini görmelidir. Kendi olmayan karşıtıdır. Tinin karşıtı doğadır.
Felsefenin dil ve edebiyatla olan ilişkisi nedir?
Felsefe, dil ve edebiyat arasında güçlü bir bağ vardır. Felsefi düşünceler, dil aracılığıyla ifade edilir ve edebiyat, felsefi düşüncelerin yayılmasına yardımcı olur. Örneğin, Platon'un "Devlet" adlı eseri, felsefi düşüncelerinin edebi bir biçimde ifade edildiği bir eserdir.
İbn Sînâ'nın ruh görüşü, 17. yüzyıl filozofu Descartes'ı nasıl etkilemiştir?
İbn Sînâ'nın görüşleri, Descartes'ın felsefesinde beden-zihin ikiliği kavramının gelişmesine katkıda bulunmuştur.
Hümanizm düşüncesinin kökenleri nelerdir?
Hümanizm, Rönesans döneminde ortaya çıkan ve insanı evrenin merkezine alan bir düşünce akımıdır. Bu düşünce akımı, skolastik felsefenin insanı küçümseyen ve Tanrı'yı yücelten yaklaşımına karşı bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Hümanistler, insanın akıl ve mantık yoluyla evreni anlayabileceğine ve kendi kaderini belirleyebileceğine inanıyorlardı.
Hümanizm akımının Rönesans döneminde felsefe alanında nasıl bir etkisi olmuştur?
Hümanizm akımı, Rönesans döneminde felsefe alanında önemli bir etki yaratmıştır. Bu dönemde filozoflar, insanı merkeze alan bir bakış açısıyla felsefi sorgulamalar yapmışlardır. Hümanizm akımı, felsefe alanında yeni düşünce akımlarının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu düşünce akımları, insanın doğasını, özgürlüğünü ve mutluluğunu ele alan konular üzerinde yoğunlaşmışlardır.
Hümanizm akımının Rönesans döneminde eğitim alanında nasıl bir etkisi olmuştur?
Hümanizm akımı, Rönesans döneminde eğitim alanında önemli bir etki yaratmıştır. Bu dönemde eğitimciler, insanı merkeze alan bir bakış açısıyla eğitim yöntemleri geliştirmişlerdir. Hümanizm akımı, eğitim alanında yeni eğitim anlayışlarının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu eğitim anlayışları, öğrencinin bireyselliğini ve yaratıcılığını ön plana çıkaran yöntemlere dayanmaktadır.
Descartes'in "Düşünüyorum, o hâlde varım." önermesi ne anlama gelmektedir? Bu önermeyi temellendirmek için hangi argümanları kullanmıştır?
Descartes, bu argümanlarla, kişinin düşünmesinin onun varlığının kanıtı olduğunu göstermeye çalışmıştır.
Spinoza'nın ahlak görüşü insanın tabiatla olan ilişkisi bakımından nasıl değerlendirilebilir?
Spinoza'nın ahlak görüşü, insanın doğayla uyumlu bir şekilde yaşaması gerektiği düşüncesine dayanır. Bu nedenle, insanın kendi doğasını mükemmelleştirmek için çaba göstermesi ve doğanın yasalarına uygun davranması gerekir.
İslam düşünürleri Tanrı’nın varlığını nasıl kanıtlamışlardır?
İslam düşünürleri, evrenin bir yaratıcısının olması gerektiğini savunmuşlardır. Bu yaratıcının, evrenin düzenini ve işleyişini sağlayan mükemmel bir varlık olduğunu ileri sürmüşlerdir.
İslam felsefesinde tümeller sorunu nasıl ele alınmıştır?
Kavram realizmine göre, tümeller Tanrı’nın zihnindedir. Kavramcılık, tümellerin duyu deneyimiyle her bir varlıkta kavranabileceğini ileri sürer. Adlandırmacılık ise, tümellerin, birbirine benzeyen nesnelerin ortak özelliklerine adlar verilmesiyle oluştuğunu savunur.
İbn Rüşd'e göre din ve felsefe arasındaki ilişkiyi tanımlayın.
İbn Rüşd, dinin akıl ile uyumlu olması gerektiğini vurguladı. Ona göre filozoflar peygamberlerin varisleriydi ve her iki grup da hakikatin peşindeydi.
Mevlâna'nın "insan bir büyük âlemdir" sözü ile neyi kastettiğini açıklayınız.
Mevlâna'nın insan anlayışı, insanın sadece fiziksel bir varlık değil, aynı zamanda ruhsal ve sonsuz bir varlık olduğunu vurgular.
Aşağıda verilen ifadelerden doğru olanlara D, yanlış olanlara Y koyunuz.
(.....) 1. İbn Rüşd, aklın yanı sıra vahyin de dinin kaynağı olduğunu savunur.
(.....) 2. Gazâlî, hakikatin bilgisine ulaşmada şüpheyi kullanarak aklın rolünü vurgular.
(.....) 3. İbn Rüşd, dinlerin felsefeye dayanması gerektiğini savunur.
(.....) 4. Gazâlî, aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğunu savunur.
(.....) 5. İbn Rüşd, felsefenin dinlere göre daha üstün olduğunu savunur.
(.....) 6. Gazâlî, şüphenin aklın rolünü zayıflattığını savunur.
(.....) 7. İbn Rüşd, dinlerin akla dayanması gerektiğini savunur.
(.....) 8. Gazâlî, hakikatin bilgisine ulaşmada aklın yanı sıra vahyin de kullanılması gerektiğini savunur.
(.....) 9. İbn Rüşd, felsefenin dinlerden daha üstün olduğunu savunur.
(.....) 10. Gazâlî, aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğunu savunur.
Aşağıdaki eşleştirmeleri yapın.
1. Gerçeği arayanın yaşamında bir kez tüm nesnelerden gücü yettiği ölçüde kuşku duyması gerekir.
2. Bu nedenle kendilerinden kuşku duyulan tüm nesnelere yanlış gözüyle bakmak da yararlı olur.
3. Bu kuşkuyu hiçbir zaman işlerimizi yönlendirmede kullanmamalıyız. Çünkü (...) doğruya yakın kanılara göre hareket etme zorunda olduğumuz açıktır.
4. Duyulur nesnelerin gerçeğinden niçin kuşkulanılabilir? Çünkü ilkin duyularımızın birçok kez bizi yanılttığını deneyimlerle gördüğümüz için onlara isterse tek bir kez bile yanıltmış olsalar da fazla inanmak toyluk olur.
5. Neden matematiğin kanıtlarından da kuşkulanılabilir? Matematiğin kanıt ve ilkelerinden bile çoğu kişiler bu konular üzerinde usavurma yaparken aldanmış oldukları için onlardan yine kuşkulanacağız.
6. Kuşkulu şeylere inanmaktan sakınmamıza olanak tanıyarak aldanmamıza engel olan özgür bir tutumumuz vardır.
7. Var olmasaydık kuşku duyamazdık, bu da edinebileceğimiz ilk doğru bilgidir. Düşünülen şeyin düşünürken gerçekten var olmadığını kavramak bize o denli aykırı geliyor ki en şaşılası varsayımlara karşın şu “Düşünüyorum, o hâlde varım.” sonucunun doğru olduğuna ve bunun düşüncelerini bir sıra içinde yönlendiren ve yöneten bir kimseye görünen ilk doğru sonuç olduğuna inanmaktan kendimizi alıkoyamıyoruz.
a. Duyulur nesnelerin gerçeğinden kuşkulanmamızın nedeni
b. Matematin kanıtlarından kuşkulanmamızın nedeni
c. Kuşkulu şeylere inanmaktan sakınmamıza olanak sağlayacak tutum
d. İlk doğru bilginin yasası
e. Varlığımızın kanıtı olarak ileri sürülen düşünce
Bu soruda Descartes'ın İlk Felsefe Üzerine Derin Düşünceler adlı eserinden alınan bir bölümdeki cümleler eşleştirilmiştir.
Aşağıda verilen boşlukları uygun kavramlarla doldurunuz.
1. MS 2-MS 15. yüzyıl felsefesinde Tanrı tarafından verildiği düşünülen her türlü dinî bilginin onaylanmasında .......... ön plandadır.
2. İslam felsefesinde inancın bilgisi, aklın bilgisiyle çelişkiye düşmez. İslam kelamcıları genel olarak Kur’an-ı Kerim’i delil göstererek hakikatin .......... ile bilineceğini ancak aklın naklî (vahiy, ayet ve hadis bilgisi) bilginin önüne geçemeyeceğini belirtmiştir.
3. Mâtürîdiyye kelamcılarına göre “Naklî bilgi aklın bilgisinden .......... gelir.” çünkü aklın bir sınırı vardır ve sadece onun ölçü olarak alınması hataya yol açar.
4. İmam Gazâlî, “Maddi şeylerin bilgisi göz ve kulak gibi duyu organlarıyla tahsil edilir. Manevi şeylerin bilgisi ise kalbin algılamasıyla .......... olur.” sözüyle insanın akıl ile hakikatin kesin bilgisine ulaşamayacağını belirtir.
5. İbn Rüşd, “Felsefe, dinin getirmiş olduğu her şeyi inceler. Eğer araştırdığı şeyi algılaya- biliyorsa iki algı (ikisinin algısı) ..........dır.” sözüyle Gazâlî’yi eleştirir ve inançsal olanın akılsal olduğunu savunur.
6. Hristiyan felsefesi düşünürleri için inanç-akıl ilişkisine getirilen açıklamalar dönem boyunca farklılıklar göstermiş ancak genel olarak inanç-akıl ilişkisi daha çok inanç .......... yorumlanmıştır.
7. Tertullian, “Akıl almaz (saçma) olduğu için inanıyorum.” yargısında bulunarak aklın bir sınırı olduğunu ve onunla bazı şeylerin anlaşılamayacağını belirtmiştir. Ona göre inanmak için akla gerek yoktur çünkü inanılan şey akıl için ..........dır.
8. Clemens, “Anlamak için inanıyorum.” yargısıyla .......... eleştirmiştir.
9. “İnanayım diye biliyorum.” yargısıyla Aquinalı Thomas, inanç ve aklın aralarında ahenk (uyum) olmasına rağmen birbirinden farklı iki alan olduğunu belirtir. Ona göre inanç teoloji, akıl da .......... aittir.
10. 8-9. yüzyıl arasında İslam coğrafyasında Antakya, Urfa, Cundişapur, Harran, Nisibis (Nusaybin) ve Bağdat’ta kurulan çeşitli okullarda .......... yapılmıştır.
Aydınlanma hareketinin farklı alanlardaki etkilerini ve sonuçlarını öğrenmek.
Locke'un birey-devlet ilişkisine dair görüşleri, günümüzdeki liberal demokrasilerin temelini oluşturmuştur.
Öğrenciler, Hegel'in varlık felsefesini anlayacak ve tinin kendini bulma sürecinin aşamalarını kavrayacaklardır.
Öğrenciler, felsefenin dil ve edebiyatla olan ilişkisini anlayacaklardır.
Öğrenciler, felsefi fikirlerin zaman içindeki etkileşimini anlar.
Öğrenciler, hümanizm düşüncesinin tarihsel kökenlerini ve temel fikirlerini anlayabileceklerdir.
Öğrenciler, hümanizm akımının Rönesans döneminde felsefe alanında yarattığı etkileri anlayabileceklerdir.
Öğrenciler, hümanizm akımının Rönesans döneminde eğitim alanında yarattığı etkileri anlayabileceklerdir.
Öğrenciler, Descartes'in düşünme ve varlık anlayışını anlarlar.
Öğrenciler, Spinoza'nın ahlak anlayışını anlarlar.
İslam düşünürlerinin Tanrı’nın varlığını kanıtlamak için kullandıkları yöntemlerden birini öğrenmek.
İslam felsefesinde tümeller sorununun nasıl ele alındığını öğrenmek.
Öğrenciler, İbn Rüşd'ün din ve felsefe arasındaki uyumlu ilişki görüşünü anlayacaklardır.
Öğrenciler, Mevlâna'nın insan hakkındaki derin görüşünü anlayacak ve insanın gerçek doğası hakkında düşünmeye teşvik edileceklerdir.
1. İbn Rüşd'ün din ve felsefe ilişkisine dair düşüncelerini öğrenmek. 2. Gazâlî'nin hakikatin bilgisine ulaşmada şüpheyi kullanma anlayışını öğrenmek. 3. İbn Rüşd'ün dinlerin felsefeye dayanması gerektiği fikrinin yanlışlığını anlamak. 4. Gazâlî'nin aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğu düşüncesini öğrenmek. 5. İbn Rüşd'ün felsefenin dinlerden daha üstün olduğu iddiasının yanlışlığını anlamak. 6. Gazâlî'nin şüphenin aklın rolünü zayıflattığı düşüncesinin yanlışlığını anlamak. 7. İbn Rüşd'ün dinlerin akla dayanması gerektiği düşüncesinin yanlışlığını anlamak. 8. Gazâlî'nin hakikatin bilgisine ulaşmada aklın yanı sıra vahyin de kullanılması gerektiği düşüncesini öğrenmek. 9. İbn Rüşd'ün felsefenin dinlerden daha üstün olduğu iddiasının yanlışlığını anlamak. 10. Gazâlî'nin aklın yanı sıra vahyin de hakikatin kaynağı olduğu düşüncesini öğrenmek
Descartes'in felsefi sistemindeki temel kavramları ve argümanları anlamak.
etiketlerini kapsamaktadır.Değerli öğretmenlerimiz, isterseniz sistemimizde kayıtlı binlerce sorudan 11.Sınıf Felsefe dersi için sınav-yazılı hazırlama robotu ile ücretsiz olarak beş dakika içerisinde istediğiniz soru sayısında, soru tipinde ve zorluk derecesinde sınav oluşturabilirsiniz. Yazılı robotu için Sınav Robotu tıklayın.