11.Sınıf Tarih 2.Dönem 1.Yazılı

Sorunun cevap anahtarı: B) Şapka Kanunu. Verilen bilgilere göre, 3 Mart 1924 tarihinde kabul edilen kanunlar arasında halifeliğin kaldırılmasını sağlayan kanun hangisidir? Halifeliğin kaldırılması için çıkarılan kanun Şapka Kanunu'dur. Bu kanun, Türkiye'de Batılı tarzda giyim kuşamın benimsenmesini ve Osmanlı tarzı başlık olan fes yerine şapka giyilmesini zorunlu kılmıştır. Bu adım, Osmanlı İmparatorluğu'nun dini ve siyasi otoritesini ortadan kaldırarak laik bir cumhuriyetin temellerini atmıştır.

Sorunun cevap anahtarı: D) Bilim ve akıl ışığında ilerleme. Cumhuriyet Dönemi kültür ve sanat anlayışı, bilim ve akıl ışığında ilerleme prensibine dayanır. Bu dönemde, çağdaş, ileri ve aydın bir toplum oluşturma amacıyla bilimsel ve akılcı değerlere önem verilmiştir. Sanatın da bu prensibe uygun olarak evrensel değerlere dayanması ve çağdaş tekniklerle üretilmesi teşvik edilmiştir.

Bu sorunun cevap anahtarı "E) Kanun-i Esasi" olarak belirlenmiştir. Soruda, Türkiye'de hukuk alanındaki gelişmeleri ve değişimi analiz eden ilk kanunun hangisi olduğu sorulmaktadır. Seçenekler arasında yer alan kanunlardan "Kanun-i Esasi" (Anayasa Kanunu), Türkiye'de hukuk alanındaki önemli bir dönüm noktasını temsil etmektedir. Kanun-i Esasi, 1876 yılında kabul edilen ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk anayasal belgesi olan bir kanundur. Bu kanun, siyasi ve hukuki alanda çeşitli reformların yapılmasını sağlamış ve modernleşme sürecinde önemli bir rol oynamıştır.

Sorunun cevap anahtarı: B) 1919-1923. Lozan Konferansı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında gerçekleşmiştir. Konferans, I. Dünya Savaşı'nın ardından, 1919 yılında başlamış ve 1923 yılında sonuçlanmıştır. Bu süre zarfında, Türkiye'nin ulusal bağımsızlığı, sınırları, toprak bütünlüğü ve uluslararası ilişkileri gibi konular müzakere edilmiştir. Lozan Konferansı, Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda tanınmasını sağlamış ve Türk devletinin modern uluslararası hukuk çerçevesinde yerini almasına katkıda bulunmuştur.

Sorunun cevap anahtarı: B) Türk milletinin egemenliğinin kabul edildiği anlamına gelir. Cumhuriyetin ilan edilmesi, Türkiye'de demokrasinin gelişimi açısından önemlidir çünkü bu durum Türk milletinin egemenliğinin kabul edildiği anlamına gelir. Cumhuriyet, monarşik bir yönetim biçimi yerine halkın egemenliğine dayanan bir devlet yapısını ifade eder. Cumhuriyetin ilan edilmesiyle birlikte, Türkiye'de demokratik bir siyasi sistem kurulmuş ve Türk milleti yönetimde söz sahibi olmuştur. Cumhuriyetin ilanı, demokrasinin temel ilkelerinden biri olan halk egemenliğinin gerçekleşmesini simgeler. Bu dönemde, seçimler ve temsilciler aracılığıyla halkın iradesi devlet yönetiminde etkili olmuş ve demokratik kurumlar oluşturulmuştur.

Sorunun cevap anahtarı: B) Şapka Kanunu. 1925 yılında kabul edilen Şapka Kanunu, Türkiye'de en fazla tepkiye neden olan kanunlardan biridir. Bu kanun, Osmanlı döneminde yaygın olan fez yerine batılı tarzda şapkaların kullanılmasını zorunlu kılmıştır. Bu değişiklik, dini ve geleneksel değerlere bağlı olan kesimlerde büyük bir tepkiyle karşılanmış ve direnişlere sebep olmuştur. Bu tepkiler, dini sembollerin ve geleneklerin değiştirilmesine karşı duyulan endişeleri yansıtmaktadır.

Bu sorunun cevap anahtarı "C) 1950'ler" olarak belirlenmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türkiye'de tek parti yönetimi uygulanmaktaydı. Ancak çok partili sisteme geçiş denemeleri, çok partili hayata geçişin ilk adımlarının atıldığı 1950'li yıllarda gerçekleşti. 1950 yılında yapılan genel seçimler, Türkiye'de çok partili siyasi sisteme geçişin başlangıcı olarak kabul edilir.

Sorunun cevap anahtarı: C) Medeni Kanun'un kabul edilmesi. Türk hukuk sistemi için en önemli adım olarak kabul edilen gelişme, Medeni Kanun'un kabul edilmesidir. Medeni Kanun, Türkiye'de hukuki ilişkilerin düzenlenmesinde ve özel hukuk alanında temel bir yasa olarak önem taşımaktadır. Medeni Kanun'un kabul edilmesiyle birlikte Türk hukuk sistemi modernleşmiş ve Batı hukuk sistemine uyum sağlamıştır. Bu adım, kişi haklarının ve özel hukuk ilişkilerinin güvence altına alınması açısından büyük bir öneme sahiptir.

Bu sorunun cevap anahtarı "D) Milli Mücadele dönemi" olarak belirlenmiştir. Cumhuriyetin ilanı, Türkiye'de demokrasinin gelişimi açısından "Milli Mücadele dönemi"ni başlatmıştır. Milli Mücadele dönemi, Türk halkının bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi verdiği, ulusal egemenliği hedefleyen bir dönemdir. Bu dönemde Türk milleti, demokratik değerlere sahip çıkarak kendi geleceğini belirleme kararlılığını ortaya koymuştur. Cumhuriyetin ilanı ise Milli Mücadele'nin zaferle sonuçlanmasıyla gerçekleşmiş ve Türkiye'nin demokratik bir cumhuriyet olarak yönetilmesi yolunda önemli adımlar atılmıştır.

Bu sorunun cevap anahtarı "C) 1950" olarak belirlenmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında çok partili hayata geçiş denemeleri "1950" yılında gerçekleştirilmiştir. Bu yıl, Türkiye'de çok partili siyasi sistemin kurulduğu ve çok sayıda siyasi partiye izin verildiği bir dönemi işaret etmektedir. Bu dönemde yapılan seçimlerle, farklı siyasi partilerin yarıştığı ve seçim sonuçlarına göre hükümetin oluştuğu bir siyasi atmosfer oluşmuştur.

Sorunun cevap anahtarı: C) 1924. Millî egemenlik anlayışı çerçevesinde Türkiye'de saltanatın kaldırılması, 1924 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu karar, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından önderlik edilen reform sürecinin bir parçasıdır. 1924 Anayasası'nın kabul edilmesiyle saltanat resmen kaldırılmış ve Türkiye, cumhuriyet yönetimine geçmiştir.

Bu sorunun cevap anahtarı "D) 1934" olarak belirlenmiştir. Türk kadınlarına siyasi haklar 1934 yılında tanınmıştır. Bu yıl, Türkiye Cumhuriyeti'nde yapılan Anayasa değişikliği ile kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir. Bu önemli adım, kadınların siyasi katılımını ve eşit temsilini sağlamayı hedeflemiştir. Bu değişiklikle birlikte Türk kadınları, siyasi süreçlere aktif olarak katılabilmeye başlamışlardır.

Bu sorunun cevap anahtarı "D) Halkın seçimle iktidara gelme hakkı güçlendi." olarak belirlenmiştir. Cumhuriyetin ilanı, Türkiye'de demokrasinin gelişimi açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu süreçte, halkın seçimle iktidara gelme hakkı güçlenmiştir. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte çok partili siyasi sisteme geçilmiş, seçimler düzenlenmeye başlanmış ve halkın temsilcilerini seçme özgürlüğü sağlanmıştır. Bu, demokratik değerlerin yerleşmesini ve halkın siyasi kararlar üzerinde daha etkili olmasını sağlamıştır. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte Türkiye'de daha katılımcı ve demokratik bir yönetim anlayışı benimsenmiştir.

Sorunun cevap anahtarı: B) Milli güvenlik kaygıları nedeniyle yasaklandı. Cumhuriyetin ilk yıllarında çok partili hayata geçiş denemeleri başarısız oldu ve çok partili siyasi sisteme geçiş yerine tek parti dönemi devam etti. Bu durumun nedenleri arasında milli güvenlik kaygıları önemli bir rol oynamıştır. Cumhuriyetin kuruluş yıllarında ülkenin iç ve dış tehditlere karşı güvenliği sağlanması, istikrarın korunması ve devrimlerin gerçekleştirilmesi milli güvenlik öncelikleri olarak belirlenmiştir. Bu nedenle çok partili siyasi yapıya geçiş denemeleri, güvenlik kaygıları ve istikrar endişeleriyle karşılaşmış ve sonuçta yasaklanmıştır.

Sorunun cevap anahtarı: C) Türkiye, İngiltere, Fransa, İtalya, Sovyetler Birliği, Yunanistan. Lozan Konferansı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş döneminde gerçekleşen ve Türkiye'nin uluslararası ilişkilerini düzenleyen bir konferanstır. Konferansa Türkiye'nin yanı sıra İngiltere, Fransa, İtalya, Sovyetler Birliği (Rusya) ve Yunanistan katılmıştır. Bu ülkeler, Türkiye'nin bağımsızlık savaşını takip eden dönemde Türk Kurtuluş Savaşı'nın sonuçlarını görüşmek ve yeni bir anlaşma sağlamak için bir araya gelmişlerdir.

Bu sorunun cevap anahtarı "B) Osmanlı kanunlarının modern hukuk ilkelerine göre yeniden düzenlenmesi" olarak belirlenmiştir. Cumhuriyet dönemiyle birlikte hukuk alanında gerçekleşen gelişmeler arasında Osmanlı kanunlarının modern hukuk ilkelerine göre yeniden düzenlenmesi yer almamaktadır. Cumhuriyet döneminde, çok sayıda yeni kanun ve yönetmelik hazırlanması, yargı sisteminin modernleştirilmesi, ilk Türk Ceza Kanunu'nun kabul edilmesi ve kanunların tek tek kabul edilmesi yerine geniş kapsamlı yasama faaliyetleri düzenlenmesi gibi gelişmeler gerçekleştirilmiştir.

Sorunun cevap anahtarı: D) Tek Parti rejimi. Hukuk alanındaki gelişmeleri ve değişimleri analiz ederken, mevcut kanunların ve yasal düzenlemelerin dikkate alınması önemlidir. Türk Ceza Kanunu, Medeni Kanun, Mecelle ve Türk Ticaret Kanunu gibi kanunlar hukuk alanındaki gelişmeleri yansıtan önemli belgelerdir. Ancak "Tek Parti rejimi" bir siyasi sistem veya ideolojiyi ifade etmektedir ve hukuk alanındaki gelişmeleri açıklamak için kullanılan bir kanun değildir. Bu nedenle, bu soruda dikkate alınmayacak bir seçenektir.

Bu sorunun cevap anahtarı "E) Türkiye savaş tazminatı ödemek zorunda kaldı" olarak belirlenmiştir. Lozan Konferansı, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını kabul eden bir antlaşma olarak önemli bir dönüm noktasıdır. Konferans sonucunda, Osmanlı Devleti'nin sınırları belirlenmiş, Boğazlar özgür bırakılmış ve bazı adalar Türkiye'ye verilmiştir. Ancak, Türkiye'ye savaş tazminatı ödeme yükümlülüğü getirilmemiştir.

Bu sorunun cevap anahtarı "B) Halkın yönetimde söz sahibi olduğu bir rejim kurulmuştur" olarak belirlenmiştir. Cumhuriyetin ilanı, Türkiye'de demokrasi açısından halkın yönetimde söz sahibi olduğu bir rejimin kurulduğunu ifade etmektedir. Cumhuriyet, temel prensipleri halk egemenliği, laiklik, demokrasi ve sosyal adalet olan bir yönetim biçimidir. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte Türkiye'de çok partili siyasi hayat başlamış, seçimler düzenlenmiş ve halkın temsilcileri tarafından yönetim şekillendirilmiştir. Bu dönemde halkın siyasi katılımı ve özgürlükleri artmıştır.