Islam ekonomisinin ahlaki temelleri ve helal kazancın önemi ile karz-ı hasen ve kul hakkı gibi konuları içeren bilgilendirici bir içerik.
İktisat, İslam'da yalnızca ekonomik işlerle sınırlı değildir. İslam ekonomisinin temel amacı insanın dünya ve ahiret mutluluğudur. İslam'a göre kazanç yalnızca maddi olmamakla birlikte kazanılan her türlü mal ve hizmetin helal olması gerekmektedir.
İktisat, İslam'da yalnızca ekonomik işlerle sınırlı değildir. İslam ekonomisinin temel amacı insanın dünya ve ahiret mutluluğudur. İslam'a göre kazanç yalnızca maddi olmamakla birlikte kazanılan her türlü mal ve hizmetin helal olması gerekmektedir. Helal ekonomik faaliyet için kişi helal ve haram sınırlarına dikkat etmelidir. Bu sınırlar:
Helal kazanç, insanın dünya ve ahiret mutluluğu için olmazsa olmaz bir şarttır. Müslüman, helal kazanç elde etmek için çalışırken aynı zamanda çevresine ve topluma fayda sağlamalıdır. Helal kazanç, adalet, tasarruf ve paylaşım gibi ahlaki değerlerle desteklendiğinde gerçek anlamını bulur.
Karz-ı hasen, borçlunun durumu iyileşince borcunu ödemesi koşuluyla gönüllü olarak bir başkasına borç vermek anlamına gelir. Karz-ı hasende hiçbir maddi çıkar gözetmeksizin sırf Allah (c.c.) rızasını düşünerek Müslüman kardeşinin sıkıntısını gidermek amacı ön plandadır.
Karz-ı hasen, Müslümanların birbirlerine karşı olan yardımlaşma ve dayanışma ruhunu gösteren önemli bir ibadettir. Karz-ı hasen sayesinde Müslümanlar birbirlerinin sıkıntılarını gidererek toplumda huzur ve barışı sağlarlar.
Karz-ı Hasen ile İlgili Videolar: Karz-ı Hasen ile İlgili Diğer Kaynaklar:Kul hakkı, insanların malı, mülkü gibi maddi varlıkları yanında kişilikleri, toplumdaki itibar ve saygınlıkları açısından da dikkate alınması gereken bir hak türüdür.
Kul hakkı bilinci gerçek boyutuyla kavrandığında kanuni yaptırımların olmadığı durumlarda bile insanlar kul hakkını ihlal edici davranışlardan uzak durur.
Video Linkleri: Kul Hakkı Nedir? Kul Hakkı Nasıl Ödenir? Diğer Kaynaklar: Kul Hakkına Girmek ve Kul Hakkını Ödemek Kul Hakkına Girmek ve Kul Hakkını ÖdemekEkonomik hayat, toplumun ihtiyaçlarını karşılamak için üretim, dağıtım ve tüketim faaliyetlerinin düzenli bir şekilde yürütülmesini ifade eder. İslam, ekonomik hayatın sağlıklı bir şekilde işleyişini sağlamak için çeşitli ilkeler belirlemiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Faiz, bir borç karşılığında alınan ekstra ücrete verilen addır. İslam'da faiz almak ve vermek haramdır. Bunun nedeni, faizin adaletsiz ve sömürücü bir uygulama olmasıdır. Faiz, borçluyu zor duruma düşürür ve ekonomik sıkıntılar yaşamasına neden olur.
Rüşvet, bir işin görülmesi için yetkili kişiye verilen para veya başka bir menfaattir. İslam'da rüşvet almak ve vermek haramdır. Rüşvet, adaleti zedeler ve toplumsal düzeni bozar.
Hileli satışlar, malın veya hizmetin gerçek değerinden fazla fiyata satılması veya eksik veya hatalı bir şekilde sunulmasıdır. İslam'da hileli satışlar haramdır. Hileli satışlar, tüketicinin aldatılmasına ve ekonomik kayba uğramasına neden olur.
Yapay olarak fiyat yükseltme, üreticilerin veya satıcıların anlaşarak mal veya hizmetin fiyatını yükseltmesi veya rekabeti engelleyerek fiyatı yüksek tutmasıdır. İslam'da yapay olarak fiyat yükseltme haramdır. Yapay olarak fiyat yükseltme, tüketicinin mağdur olmasına ve ekonomik sıkıntılar yaşamasına neden olur.
Karaborsacılık, mal veya hizmeti piyasa fiyatının üzerinde satmaktır. İslam'da karaborsacılık haramdır. Karaborsacılık, tüketicinin aldatılmasına ve ekonomik kayba uğramasına neden olur.
Ekonomik hayatı olumsuz etkileyen uygulamalar, toplumun refah seviyesini düşürür ve ekonomik sıkıntılara yol açar. İslam, ekonomik hayatın sağlıklı bir şekilde işleyişini sağlamak için bu uygulamaları yasaklamıştır. Bu uygulamalardan uzak durmak, ekonomik hayatın adaletli ve dengeli bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunacaktır.
İslam dininde ekonomik hayat, adalet, dürüstlük ve merhamet ilkelerine dayanır. İslam, insanların ekonomik faaliyetlerinde harama düşmemesi, başkalarının haklarına tecavüz etmemesi ve toplumsal barış ve huzuru bozacak davranışlardan uzak durması gerektiğini öğütler.
İslam dininde faiz, haksız kazanç olarak kabul edilir ve kesin olarak yasaklanmıştır. Kur'an-ı Kerim'de ve Hz. Muhammed'in hadislerinde faizin haramlığı vurgulanmış ve faizle alışveriş yapmanın büyük günah olduğu bildirilmiştir.
"Faiz yiyen kimseler (kabirlerinden) tıpkı şeytan çarpmış kimseler gibi çarpılmış olarak kalkarlar. Onların bu hali, ‘Alışveriş de (ticaret) faiz gibidir.’ demelerindendir. Oysa ki Allah ticareti helâl, faizi haram kılmıştır." (Bakara suresi, 275. ayet)
"Dikkat edin. Cahiliye döneminin faizlerinin hepsi de kaldırılmıştır. Ana paralarınız sizindir. Bu suretle ne haksızlığa uğratılmış ne de haksızlık yapmış olursunuz...” (Ebû Dâvûd, Büyû, 5.)
İslam'da rüşvet, haksız bir menfaat sağlamak için verilen ücret veya bedel olarak tanımlanır. Rüşvet, karşılıklı çıkar teminine ve iltimasa dayandığı için kayırmak kelimesiyle de belirtilmiştir.
"Aranızda malları- nızı haksızlıkla yemeyin; bildiğiniz halde günaha girerek insanların mallarından bir kısmını yemek için onu (rüşvet olarak) hâkimlere vermeyin.” (Bakara suresi, 188. ayet)
“Allah’ın laneti, rüşvet verenin ve rüşvet alanın üzerinedir.” (Ebû Dâvûd, İmâret, 19.)
İslam'da hileli satış, bir kimsenin alışverişte kendi menfaati için karşı tarafı aldatmasıdır. Hileli satış, ekonomik hayatı olumsuz etkileyen kötü bir davranıştır. Bir ürünün ayıbını gizlemek ya da ürün- de olmayan özellikleri varmış gibi göstermek hileli satış kapsamına girer.
"Ey iman edenler! Karşılıklı rızâya daya- nan ticaret dışında, mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin ve kendinizi öldürmeyin. Şüphe- siz Allah size karşı çok merhametlidir.” (Nisa suresi, 29. ayet)
‘’Alışveriş yapanlar, eğer dürüst davranırlar ve malın kusurunu açıkça söy- lerlerse, alışverişleri bereketlenir. Fakat kusuru gizler ve yalan söylerlerse, yaptıkları alışverişin bereketi gider.” (İbn Mâce, Ticâret, 16.)
Ekonomik faaliyetlerde adalet ilkesine uymak, İslam'ın temel öğretilerinden biridir. Adalet, her hak sahibine hakkını vermek, haksızlıktan kaçınmak ve herkese eşit davranmak anlamına gelir. Ekonomik faaliyetlerde adaletten ayrılmak, haksız kazanç elde etmek, başkalarının haklarını ihlal etmek ve toplumsal huzursuzluğa sebep olmak gibi birçok olumsuzluğa yol açar. Bu nedenle Müslümanlar, ekonomik faaliyetlerinde adalet ilkesine uymaya özen göstermelidir.
Hileli satışlar, ekonomik faaliyetlerde adaletten ayrılmanın en yaygın örneklerinden biridir. Hileli satışlarda, satıcı malın kusurunu gizlemek, müşteriyi yanıltmak veya zor durumda bırakmak gibi yöntemlerle haksız kazanç elde etmeye çalışır. Hileli satışlar, hem müşteriyi hem de toplumu olumsuz etkiler.
Yapay olarak fiyatlarla oynama, ekonomik faaliyetlerde adaletten ayrılmanın bir diğer örneğidir. Yapay olarak fiyatlarla oynamada, bazı kişiler veya gruplar, piyasadaki arz ve talebi etkileyerek mal veya hizmetlerin fiyatlarını yapay olarak yükseltir veya düşürürler. Bu durum, haksız kazanç elde etmelerine ve diğer insanların mağdur olmasına yol açar.
Karaborsacılık, ekonomik faaliyetlerde adaletten ayrılmanın en yıkıcı örneklerinden biridir. Karaborsacılıkta, bazı kişiler veya gruplar, piyasada az bulunan mal veya hizmetleri toplayıp stoklarlar ve bunları yüksek fiyatlarla satarlar. Bu durum, haksız kazanç elde etmelerine ve diğer insanların mağdur olmasına yol açar.
Ekonomik faaliyetlerde adaletten ayrılmak, birçok olumsuz sonuca yol açar. Bu nedenle Müslümanlar, ekonomik faaliyetlerinde adalet ilkesine uymaya özen göstermelidir. Adalet, hem dünya hayatında hem de ahirette huzur ve refahın temel şartıdır.
Karaborsacılık, insanların ihtiyaç duyduğu malları gizli tutarak veya stoklayarak daha yüksek bir fiyata satmaktır. Bu, haksız kazanç elde etmenin bir yoludur ve İslam'da haram kabul edilir. Karaborsacılık yapan kişiler, ahirette Allah'ın yüz çevirdiği bir duruma düşerler.
Karaborsacılık, İslam'da haram kabul edilir. Peygamberimiz (s.a.v.), "İnsanlara satmak üzere mal getiren rızıklandırılır, malını stoklayıp karaborsaya düşüren ise lânetlenir." buyurmuştur. Bu hadis, karaborsacılığın İslam'da yasak olduğunu açıkça göstermektedir.
Karaborsacılıktan kaçınmak için, şunlara dikkat etmek gerekir:
Karaborsacılık, İslam'da haram kabul edilen ve toplumsal huzura zarar veren bir davranıştır. Karaborsacılıktan kaçınmak ve haksız kazanç elde etmemek, her Müslümanın görevidir.
Youtube video linki: https://www.youtube.com/watch?v=fAv2C4Y51-4 Diğer kaynak linkleri: * https://www.diyanet.gov.tr/ara/soru-cevap/karaborsacilik-islam-dininde-caiz-midir * https://www.islamiyet.gen.tr/islam-ve-karaborsacilik/ * https://www.sorularlaislamiyet.com/karaborsacilik-nedir-haram-midir