Meddahlık, taklit yeteneği güçlü meddahlar, geniş konu alanlarıyla seyirciyi etkiler. Geleneksel hikayeleri esprili bir dille anlatır.
Geleneksel Türk tiyatrosu, yüzyıllarca varlığını sürdürmüş ve farklı türlere ayrılmıştır. Bu türler arasında Karagöz, orta oyunu, meddah, seyirlik köy oyunları ve kukla gibi türler yer almaktadır. Geleneksel Türk tiyatrosu, sözlü gelenek içinde ortaya çıkıp gelişmiştir ve herhangi bir metne bağlı olmadan, doğaçlama olarak sahnelenmektedir. Bu türlerde dekor oldukça sadedir ve Osmanlı İmparatorluğu’nun sosyal dokusunu yansıtacak biçimde farklı etnik kökenden ve bölgeden seçilen kişiler, kendi ağız özellikleriyle konuşturulur.
Karagöz, geleneksel Türk tiyatrosu türlerinden biridir ve gölge oyunu adıyla da bilinir. Oyun kişilerinin manda veya deve derisinden kesilerek yapılan biçimlerine tasvir denir. Oyun; bir perde üzerine ışık vasıtasıyla yansıtılan bu tasvirlerin hayalci, hayalî veya hayalbaz adları verilen kişi tarafından canlandırılmasıyla icra edilir. Karagöz oyunlarının önemli unsurlarından biri de müziktir. Hayalcinin yardımcısı olan bir kişi (yardakçı) şarkılar, türküler söyleyerek ve tef çalarak oyuna eşlik eder.
Karagöz oyunları; Türk sosyal yaşamının, halk kültürünün zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtır. Bu oyunlarda sadece eğlendirme ve güldürme amaçlanmamış, aynı zamanda dalkavukluk, ukalalık, cimrilik, kurnazlık, sahte kahramanlık, çıkarcılık, aptallık gibi davranış özellikleri mizahi bir biçimde eleştirilmiştir.
Karagöz oyunları dört bölümden oluşur:
Karagöz oyunlarında güldürü unsuru genellikle yanlış anlamalar, söz oyunları ve ağız taklitleriyle sağlanır. Karagöz, Hacivat’ın bilgiçlik taslamak üzere söylediği sözleri sürekli yanlış anlar. Bu durum oyunlardaki güldürü ögesinin temelini oluşturur. Bu oyunlarda Tuzsuz Deli Bekir, Çelebi, Beberuhi, Zenne, Tiryaki gibi tiplerin yanı sıra farklı etnik kökenden ve farklı bölgelerden tipler de görülür.
Geleneksel Türk tiyatrosu, Türk kültürünün önemli bir parçasıdır ve günümüzde de hala ilgiyle izlenmektedir. Bu oyunlar, Türk toplumunun değerlerini, inançlarını ve yaşam tarzını yansıtır ve önemli bir kültürel miras olarak kabul edilir.
Karagöz Oyunu ÖrneğiKavuklu Hamdi, Recaizade Mahmut Ekrem'in yazdığı ve 1896-1897 yıllarında sahnelenen bir tiyatro oyunudur. Oyun, İstanbul'da geçen bir hikayeyi anlatmaktadır.
Oyun, Kavuklu Hamdi'nin işsiz ve parasız kalmasıyla başlar. Pişekar, Kavuklu Hamdi'ye yardım etmek ister ve ona bir koltukçuluk dükkanı açar. Kavuklu Hamdi, dükkanını açar ve iş yapmaya başlar. Ancak, Matiz zenneleri kaçırıp onları zorla evlendirmek ister. Kavuklu Hamdi, zenneleri Matiz'den kurtarmak için harekete geçer.
Kavuklu Hamdi, zenneleri Matiz'den kurtarır ve Matiz'i kovar. Zenneler, Kavuklu Hamdi'ye teşekkür ederler ve mutlu bir şekilde yaşamaya devam ederler.
Kavuklu Hamdi Oyunu Kavuklu Hamdi VikipediŞair Evlenmesi, geleneksel Türk tiyatrosunun önemli bir eseri olan ortaoyununa ait bir oyundur. Oyun, Müştak Bey'in Kumru Hanım'a olan aşkını ve onunla evlenme çabasını konu almaktadır.
Müştak Bey, Kumru Hanım'a olan aşkını ilan eder ancak Kumru Hanım'ın ailesi onunla evlenmesine izin vermez. Bunun üzerine Müştak Bey, Kumru Hanım'ın ablası Sakine Hanım'la evlenmeye zorlanır. Gelin odasına Kumru Hanım yerine Sakine Hanım getirilince durumu anlayan Müştak Bey, geçirdiği şokla bayılır.
Müştak Bey ayılınca ağlayıp sızlanmaya başlar. Bu sırada devreye Zîbâ Dudu girer ve Müştak Bey'i sakinleştirmeye çalışır. Zîbâ Dudu, Müştak Bey'e hapiste yatmaktansa evlilik hayatına alışmaya çalışmasını tavsiye eder.
Müştak Bey, Zîbâ Dudu'nun sözlerine rağmen evlilik hayatına alışmaya yanaşmaz. Bunun üzerine Ebullaklaka devreye girer ve Müştak Bey'le Sakine Hanım arasında arabuluculuk yapmaya çalışır. Ebullaklaka'nın çabaları sonucu Müştak Bey ve Sakine Hanım anlaşırlar ve mutlu bir evlilik hayatına başlarlar.
Şair Evlenmesi, aşk, entrika ve mizah gibi unsurların bir arada bulunduğu eğlenceli bir oyundur. Oyun, insanların zoraki evlilikler sonucu yaşadığı sıkıntıları ve bu sıkıntıların nasıl çözülebileceğini konu almaktadır.
Şair Evlenmesi oyununun videosu için tıklayınız.Modern tiyatro, metne ve kurallara dayanan, genellikle profesyonel oyuncular tarafından sahnede oynanan tiyatro oyununu ve bu oyunun metnini ifade eder.
Modern tiyatro, Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi'nde Batı'dan gelmiştir.
Tanzimat tiyatrosu üzerinde Moliére, Shakespeare, Victor Hugo, Corneille gibi Batılı yazarların etkisi olmuştur.
Tanzimat tiyatrosunda daha çok aile, kadın, yanlış evlilik, kölelik, kahramanlık, vatan ve hürriyet sevgisi, Batı hayranlığı, bazı geleneklere karşı olma gibi temalar ele alınmıştır.
Tanzimat döneminde tiyatro da diğer türler gibi dönemin siyasi, sosyal, kültürel yapısındaki değişime uygun olarak toplum yararını ilke edinmiştir.
Tanzimat tiyatrosunun genel özellikleri şunlardır:
Tanzimat tiyatrosu döneminin önde gelen yazarları şunlardır:
Modern tiyatro Batı’dan Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde gelmiştir.
Tanzimat döneminde tiyatro da diğer türler gibi dönemin siyasi, sosyal, kültürel yapısındaki değişime uygun olarak toplum yararını ilke edinmiştir.
Tanzimat tiyatrosunda daha çok aile, kadın, yanlış evlilik, kölelik, kahramanlık, vatan ve hürriyet sevgisi, Batı hayranlığı, bazı geleneklere karşı olma gibi temalar ele alınmıştır.
KaynaklarModern Türk tiyatrosu, Tanzimat Dönemi'nde başlamış ve Cumhuriyet Dönemi'nde gelişmeye devam etmiştir. Tanzimat Dönemi'nde, Batı tiyatrosundan esinlenen oyunlar yazılmaya başlanmıştır. Cumhuriyet Dönemi'nde ise, daha özgün oyunlar yazılmaya başlanmış ve tiyatro kurumları kurulmuştur.
Modern Türk tiyatrosu, Tanzimat Dönemi'nde başlamış ve Cumhuriyet Dönemi'nde gelişmeye devam etmiştir. Modern Türk tiyatrosu, Batı tiyatrosundan esinlenmiştir ve toplumsal sorunları ele almıştır. Modern Türk tiyatrosu, günümüzde de gelişmeye devam etmektedir.
Macbeth, William Shakespeare'in en ünlü oyunlarından biridir. Oyun, İskoçya Kralı Macbeth'in hikayesini anlatır. Macbeth, üç cadı tarafından kral olacağı kehanetinde bulunur ve bu kehanet onu hırs ve iktidar tutkusuyla kör eder. Macbeth, kral olmak için kral Duncan'ı öldürür ve tahta çıkar. Ancak, Macbeth'in vicdanı onu rahatsız etmeye başlar ve giderek deliliğe sürüklenir. Sonunda, Macduff tarafından öldürülür.
Meddah, tek kişinin hazırlayıp sunduğu halk tiyatrosudur. Meddah, açık veya kapalı mekânlarda, bir seyirci topluluğu önünde bir olayı veya hikâyeyi hareket ve taklitlerle canlandırır. Meddahın oyunları canlandırırken kullandığı iki aksesuar vardır. Bunlar bir değnek ve bir men- dildir. Meddah; terini silmek için kullandığı mendili olayın akışına göre başörtüsü, sofra; değneği ise baston, at, silah vb. olarak kullanır.
Macbeth, hırs ve iktidar tutkusunun trajik sonuçlarını anlatan bir oyundur. Oyun, aynı zamanda, insan doğasının karanlık tarafını ve vicdanın gücünü vurgular. Meddah ise, Türk halk kültürünün önemli bir parçasıdır. Meddah oyunları, halkın günlük yaşamını, sorunlarını ve sevinçlerini yansıtır. Meddah, aynı zamanda, bir topluluğun bir araya gelerek ortak bir eğlence paylaşmasını sağlar.
```Meddahlık, sözlü gelenek ve usta-çırak ilişkisi içinde gelişen bir sanat türüdür. Karagöz ve orta oyununa göre meddahta taklit daha ağırlıklı olup meddahın konu alanı da bu türlere göre daha geniş ve çeşitlidir. Meddahlık geleneği Karagöz'le birlikte Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumunun (UNESCO) İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsilî Listesi'nde yer almaktadır.
Meddahlık, Türk kültürünün önemli bir parçasıdır. Meddahlar, sözlü gelenek ve usta-çırak ilişkisi içinde yetişmiş sanatçılardır. Meddahın anlattığı hikâyeler, Türk halkının kültürünü ve değerlerini yansıtır. Meddahlık, günümüzde de yaşatılmaya devam eden bir sanat türüdür.
Kaynaklar: