2024-2025 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 1.Yazılı Soruları (2021-12-06) sınavı 9.Sınıf kategorisinin Türk Dili ve Edebiyatı alt kategorisinin, 1 dönemine ait. Bu sınav Zor derecede zorluktadır. Toplamda 39 sorudan oluşmaktadır.
I. Edebi bir heyecan uyandırmak
II. Estetik zevk ve anlayış kazandırmak
III. Coşku ve heyecanı dile getirmek
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri sanat metinlerinin yazılış amaçlarındandır?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
I. Tiyatro
II. Dans
III. Opera
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri ritmik sanatlar kategorisindedir?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
I. İşitsel
II. Görsel
III. Dramatik
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri güzel sanatlar kategorisindedir?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
Edebiyat ve bilim arasındaki ilişki ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Edebiyatla bilim arasında farklı şekillerde ilişki söz konusudur.
B) Her ikisinin temelinde de insan faktörü vardır.
C) Edebiyat ile bilim bir birleri ile aynı yöntemleri kullanırlar.
D) Edebiyat bilimi, bilim de edebiyatı etkiler.
E) Edebiyatla bilim arasındaki ilişki karşılıklıdır.
Aşağıdakilerden hangisi batı etkisinde gelişen Türk edebiyatına örnek değildir?
A) Tanzimat dönemi edebiyatı
B) Aşık edebiyatı
C) Milli edebiyat dönemi
D) Cumhuriyet dönemi edebiyatı
E) Fecriati topluluğu
I. Sözlü edebiyat
II. Yazılı edebiyat
III. Divan edebiyatı
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet öncesi Türk edebiyatına örnektir?
A) I ve II B) II ve III
C) I, II ve III D) I ve III
E) Yalnız I
I. Anonim halk edebiyatı
II. Dini-tasavvufi halk edebiyatı
III. Aşk edebiyatı
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatına örnektir?
A) I ve II B) II ve III
C) I, II ve III D) I ve III
E) Yalnız I
Üniversitede Azeri biriyle tanışan Mustafa konuşurken Azeri arkadaşının söylediklerini anlamasına rağmen konuşmasının farklı olduğunu gözlemlemiştir.
Mustafa'nın arkadaşının konuşmasının bize göre farklı konuşması aşağıdakilerden hangisi ile açıklanabilir?
A) Lehçe B) Argo C) Ağız
D) Jargon E) Şive
Bir ülke içerisinde dilin bölgelere göre ses, şekil, söz dizimi ve anlam olarak farklı bir şekilde kullanılması biçimine ne denir?
A) Lehçe B) Argo C) Ağız
D) Jargon E) Ölçünlü Dil
Aşağıda verilen sanat metinlerinden hangisi coşku ve heyecanı dile getirmek için kullanılır?
A) Masa B) Manzum C) Destan
D) Şiir E) Roman
I. Ortaoyunu
II. Karagöz
III. Meddah
Yukarıda verilen tiyatrolardan hangisi veya hangileri geleneksel Türk tiyatrosuna örnektir?
A) Yalnız III B) Yalnız II
C) I ve II D) I ve III
E) I, II ve III
Aşağıda verilen metinlerden hangisi öğretici metin kategorisinde gösterilemez?
A) Mesnevi B) Mülakat C) Günlük
D) Tarihi metinler E) Bilimsel metinler
I. Resim
II. Mimari
III. Bale
IV. Heykel
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri plastik sanatlara örnek gösterilebilir?
A) I, II ve III B) I, II ve IV
C) II, III ve IV D) I ve IV
E) III ve IV
Aşağıda verilenlerden hangisi ritmik güzel sanatlara örnek değildir?
A) Müzik B) Tiyatro C) Sinama D) Dans E) Opera
I. Tanzimat Dönemi Edebiyatı
II. Anonim Halk Edebiyatı
III. Milli Edebiyat Dönemi
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemleri arasındadır?
A) I, II ve III B) I ve III
C) I ve II D) II ve III
E) Yalnız III
Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerinden biri değildir?
A) Anonim halk edebiyatı B) Divan edebiyatı
C) Aşık edebiyatı D) Fecriati Topluğu
E) Tekke halk edebiyatı
Edebiyatla uğraşan, edebi eser veren kimselere aşağıdakilerden hangi isim verilir?
A) Nazım B) Yazın C) İnşa D) İmge E) Edip
Olay, düşünce ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesine ............... denir.
Yukarıda verilen boşluğa hangisi gelmelidir?
A) Nazım B) Yazın C) İnşa D) İmge E) Edip
* Edebiyatın asıl işlevinin estetik yaşantı uyandırmak olduğunu savunurlar.
* Ancak yapısal ölçütlerle değerlendirilir.
Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?
A) Duygusal etkiciler. B) Biçimciler
C) Anlatımcılar D) Yansıtmacılar.
E) Biçemcileri
Sanatçının duygularını dile getirmesinin, aktarmasının önemli olduğunu öne sürerler. Burada da okuru eğitme söz konusudur ama bu duygusal bir eğitmedir. Böyle olunca anlatım ve aktarım ile aktarılan duygunun ahlaki açıdan değeri ölçüt olarak kullanılmaktadır.
Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?
A) Duygusal etkiciler. B) Biçimciler
C) Anlatımcılar D) Yansıtmacılar.
E) Biçemcileri
Bir eser hangi dönemde yazılmışsa, o dönemden izler taşır. Şairlerin şiirlerinde de yaşadıkları dönemin sosyal ve siyasal olaylarını, kültürünü, ilişkilerini, inançlarını, sanat zevklerini görebiliriz.
Yukarıdaki parçada edebî metinlerin hangi özelliğini görmekteyiz?
A) Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır.
B) Edebiyat ile tarih arasında sıkı bir ilişki vardır.
C) Edebî metinlerde sağlam bir dil vardır.
D) Edebî metinler yazıldığı dönemin sanat zevkini yansıtır.
E) Sosyal çevre edebî metinleri sanatçıyı etkisi altına alır.
Şiir yazan kişiye……………….., sanatçının ortaya koyduğu edebî esere…………., bir dilin kurallarına ve zevkine uyarak yazılan, ölçülü ve uyaklı anlatım şekline ise …………… denir.
Yukarıdaki boşluklara sırası ile aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?
A) Şair-sanat eseri-şiir B) Şair-edebiyat-şiir
C) Sanat eseri-şair-şiir D) Şiir-kurmaca metin-zihniyet
E) Şair-şiir-sanat eseri
……………bir dönemdeki sosyal, siyasî, idarî, adlî, dinî, ticarî hayatın birlikte oluşturduğu ortamdır. Yani devrin belirgin ve kabul edilmiş sanat zevki ve hâkim anlayışıdır.
Yukarıdaki boşluğa aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?
A) Şair B) Şiir C) Zihniyet D) Sanat E) Düzen
Ok değmiş yara sızlar
Yaralının hâlinden
Ne bilsin yarasızlar
Bu dizelerdeki en belirgin söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kişileştirme B) Benzetme
C) Cinas D) Tezat
E) Hüsn-i ta'lil
(I)Heyacanla yüzümü yalayan deli rüzgârlar eşliğinde, yeşil sessizliği keşfetmeye koyuluyoruz vakti geçirmeden. (II)Orman yangınlarını önlemek amacıyla göletler yapılmış. (III) Yol boyunca karşılaştığımız göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bize. (IV)Kiraz, badem ve armut ağaçlarının renk renk çicekleri, üzerinde arılar vızıldaşıyor. (V)Her ağacın üzerinde arı görmek mümkün burada.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde kişileştirme sanatı vardır?
A) I. ve II. B) I. ve III.
C) III. ve IV. D) I. ve V.
E) IV. ve V.
Bir çiçek üşüyor, karlar altında
Bir kartal, kanadında yavrusunu taşıyor
Rüzgarda yapraklar fısıldaşıyor
Bir mağara ağlıyor Anadolu'da
Bu dizelerde kişileştirilen varlıklar bütünüyle aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
A) Çiçek - kar B) Kartal - kanat
C) Kartal- kar -rüzgâr D) Çicek - yapraklar - mağara
E) Yapraklar - Anadolu - kanat
Aşağıdakilerden hangisi edebi metinlerin özellikleri arasında gösterilmez?
A) Yaratıcısının anlatım özelliklerini yansıtmaları
B) Yazıldıkları dönemin kültürel özelliklerini gösterebilmeleri
C) Okuyucuda güzel duygular uyandırabilmeleri
D) Herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmaları
E) Dilin anlatım olanaklarının zenginleştirilmesinde rol almaları
Aşağıdakilerden hangisi dilin kültür taşıyıcısı olduğunu gösterir?
A) Dilin seslerden örülmüş bir yapının olması
B) İnsanların iletişim kurabilmek için genellikle dili kullanması
C) Bazı dillerin zamanla unutulması
D) Atasözlerinin kulaktan kulağa çağımıza ulaşması
E) Her milletin dilinin farklı olması
Aşağıdakilerden hangisi güzel sanatların özelliklerinden değildir?
A) Her an genişlemekte, değişmekte ve zenginleşmektedir.
B) İnsanda bulunan güç ve yeteneğin sonucu ortaya çıkar.
C) Özgün bir çalışmanın ürünüdür.
D) Yeni bir yapı kurma ve şekil verme girişimidir.
E) Güzel sanatların dış dünya ile ilişkisi yoktur.
Edebiyat her şeyden önce tarihî ve kültürel olandan hareketle dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir. Bu etkinlik ile insan olan her yerde ve zamanda karşılaşıldığını, insanı konu alan çalışma alanlarının yetkinlikleri dile getirilmektedir. Öyleyse güzel sanatların kaynağı ve özelliklerinden söz edebilmek için somut olarak insanı tanımak gerekir.
Yukarıda güzel sanatların hangi yönü üzerinde durulmaktadır?
A) Evrensel bir özelliğe sahip olması
B) Kaynağının insan olması ve insanı konu alması
C) Zamanla gelişme göstermesi
D) Tarihi ve kültürel konuları işlemesi
E) Edebiyatla içli dışlı olması
Dudağında yangın varmış dediler
Ta ezelden yayan koşarak geldim.
Alev yanaklara sarmış dediler
Sevda seli oldum, taşarak geldim.
Bu dörtlükte, aşağıdakilerden hangisi için bir örnek yoktur?
A) Redif B) Yarım uyak C) Tam uyak
D) Zengin uyak E) Çapraz uyak
Yunus Emere 13. yüzyılda Anadolu’da yaşamış mutasavvıf bir şairimizdir. Tasavvuf düşüncesinde dünya geçici bir yer olarak görülmektedir. Çünkü asıl olan ölümden sonra sürdürülecek hayattır. Gerçek mutluluğa ancak orada ulaşılabilir. Bu dünya geçicidir; burası yalnızca ahirete hazırlık yeridir. Bu anlayış tasavvuf düşüncesinin esasıdır.
Yunus’u dönemindeki bu düşünceyle şiir yazmaya iten etmen aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmektedir?
A) Dini yaşayış B) Dönemindeki Zihniyet
C) Sanat D) Tarihi faktörler
E) Savaşlar
Duyguların taşa, tahtaya kazılması ile …………, maddelerin şekillenmesi ile ………….ortaya çıkmış; duyguların seslerle belirtilmesi ………..e temel olmuş, çeşitli oyunlarla …………., yazının bulunmasıyla da ………….. başlamıştır.
Yukarıdaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Resim-heykel-müzik- tiyatro- edebiyat
B) Heykel- bale-tiyatro-müzik-edebiyat
C) Edebiyat- opera-müzik-tiyatro- resim
D) Resim-heykel-tiyatro-müzik-edebiyat
E) Edebiyat-heykel-bale-tiyatro-müzik
I) Edebiyat kelimelerle yapılan güzel sanattır.
II) Müzik sesleri melodi haline getirme sanatıdır.
III) Tiyatro, bale ve opera ses ve görsel sanatların karışımıdır.
IV) Fotoğraf ve sinema da güzel sanatlardan sayılır.
V) Edebiyat sadece görsel bir sanattır.
Yukarıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) I B) II C) III D)IV E) V
I) Edebiyat dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir.
II) Edebiyatın konusu insandır.
III) Sanat değeri taşıyan insanda üstün bir güzellik duygusuyla heyecan uyandıran dil ürününe edebî eser denir.
IV) Edebî eserin estetik bir değer taşıması gerekmez.
V) Edebî eseri yaşatan başlıca öge dilidir.
Yukarıdaki numaralı cümlelerden hangisinde bilgi yanlışı vardır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
Aşağıdakilerden hangisi edebiyatın özelliklerinden değildir?
A) İnsanın duygu, düşünce ve hayallerini konu edinir.
B) Sözlü ve yazılı olarak ikiye ayrılır.
C) Güzel sanatlar arsında sayılır.
D) Kendine özgü kuralları vardır.
E) İnsan düşüncesinin ürünü olan her yazılı ve sözlü ifade edebiyatın inceleme alanına girer.
Varoluşun sırrına eren insan, yarına inanır ve geleceğe hazırlanır. Yarına inanan, geleceği bugünden hazırlayan insan, ortaya koyduğu kalıcı eserlerle yaşadığı yere damgasını vurur. Günü gününe yaşama ilkesini benimseyen, yarına inanmadığından gelecek için bir hazırlık yapmayan insan ise yaşadığı yerde bir iz bırakmadan göçüp gider.
Yukarıdaki paragraf sanatın hangi yönünü açıklamaktadır?
A) Sanat her zaman bir değişim içerisindedir.
B) Sanat insanı ölümsüzleştir.
C) Sanatın malzemesi insan ve dildir.
D) Sanat insanı geleceğe hazırlar.
E) Sanat insana varoluşunu hatırlatır.
Atatürk: “ Söz ve anlamı, yani insan dimağında yer eden, her türlü bilgileri ve insan karakterinin en büyük duygularını, bunları dinleyenleri veya okuyanları, çok ilgili kılacak şekilde söylemek ye yazmak sanatıdır edebiyat. Bunun içindir ki, edebiyat ister nesir halinde olsun, ister nazım biçiminde osun, tıpkı resim gibi heykeltıraş gibi özellikle musikî gibi güzel sanatlardan sayıla gelmektedir.” diyor.
Atatürk’ün yukarıdaki ifadeleri edebiyatın hangi özelliğini belirtiyor?
A) Edebiyatın güzel sanatlar içerisindeki yerini
B) Edebiyatın insanı ve doğayı konu almasını
C) İnsanın duygularının bir göstergesi olduğunu
D) Nesir ve nazım şeklinde yazılmasını
E) Anlatmaya dayalı bir tür olduğunu
Sanat eseri insana ne ahlâksızlık öğretir ne de ahlâklı olmayı öğütler. Ahlâk karşısında kayıtsızdır. Kişilere gündelik hayatta kullanılacak bilgi verdiği de söylenemez. Çünkü gerçekliği yorumlar, dönüştürür ve yeniden yapılandırır. Buna sanata özgü gerçeklik denir. Ama sanat eseri sezgisel bilgi vererek insanın katı gerçekliğinin ötesini düşünmesini sağlar.
Yukarıda sanatın ve sanat eserinin hangi özelliğine değinilmemiştir?
A) Sanat, insana öğüt vermez.
B) Sanat, gerçeği yeniden yorumlayarak bize sunar.
C) Sanat eseri, insanın hayal dünyasından dış dünyaya yansımasıdır.
D) Sanat, insanın sezgisel yeteneğini geliştirerek farklı düşünmesini sağlar.
E) Sanat eserinin dile getirdiği gerçeklik kişiye özgü değildir.
I. Edebi bir heyecan uyandırmak
II. Estetik zevk ve anlayış kazandırmak
III. Coşku ve heyecanı dile getirmek
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri sanat metinlerinin yazılış amaçlarındandır?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
I. Tiyatro
II. Dans
III. Opera
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri ritmik sanatlar kategorisindedir?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
Cevap Anahtarı: E) I, II ve III Verilen ifadelerin tamamı ritmik sanatlar kategorisine girer: - I. Tiyatro: Tiyatro, sahne performansları ve oyuncuların ritmik olarak hareket ettiği bir sanat formudur. - II. Dans: Dans, ritmik hareketlerin müzikle uyumlu bir şekilde sergilenmesiyle oluşan bir ritmik sanattır. - III. Opera: Opera, şarkı, müzik ve dansın birleştiği bir ritmik sanat türüdür.
I. İşitsel
II. Görsel
III. Dramatik
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri güzel sanatlar kategorisindedir?
A) Yalnız I B) Yalnız II
C) I ve II D) II ve III
E) I, II ve III
Edebiyat ve bilim arasındaki ilişki ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Edebiyatla bilim arasında farklı şekillerde ilişki söz konusudur.
B) Her ikisinin temelinde de insan faktörü vardır.
C) Edebiyat ile bilim bir birleri ile aynı yöntemleri kullanırlar.
D) Edebiyat bilimi, bilim de edebiyatı etkiler.
E) Edebiyatla bilim arasındaki ilişki karşılıklıdır.
Aşağıdakilerden hangisi batı etkisinde gelişen Türk edebiyatına örnek değildir?
A) Tanzimat dönemi edebiyatı
B) Aşık edebiyatı
C) Milli edebiyat dönemi
D) Cumhuriyet dönemi edebiyatı
E) Fecriati topluluğu
I. Sözlü edebiyat
II. Yazılı edebiyat
III. Divan edebiyatı
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet öncesi Türk edebiyatına örnektir?
A) I ve II B) II ve III
C) I, II ve III D) I ve III
E) Yalnız I
Verilen seçenekler arasında İslamiyet öncesi Türk edebiyatına örnek olarak "Sözlü edebiyat (I)" ve "Yazılı edebiyat (II)" verilebilir. İslamiyet öncesi Türkler, yazıya geçmemiş bir kültüre sahip oldukları için edebiyatlarını sözlü olarak nesilden nesile aktarıyorlardı (Sözlü edebiyat). Ancak zamanla İslamiyet'in etkisiyle yazılı edebiyat da gelişmiştir ve eserler yazılı olarak da korunmuştur (Yazılı edebiyat). Divan edebiyatı (III) ise daha çok İslam medeniyeti ve Osmanlı döneminde gelişmiş bir edebiyat türüdür ve İslamiyet öncesi Türk edebiyatına dahil edilemez.
I. Anonim halk edebiyatı
II. Dini-tasavvufi halk edebiyatı
III. Aşk edebiyatı
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatına örnektir?
A) I ve II B) II ve III
C) I, II ve III D) I ve III
E) Yalnız I
Sorunun cevap anahtarı "C) I, II ve III" olmalıdır. Çünkü verilen seçenekler arasında I. Anonim halk edebiyatı, II. Dini-tasavvufi halk edebiyatı ve III. Aşk edebiyatı, İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatına örneklerdir. Her üç seçenek de İslamiyet etkisi altında gelişmiş olan farklı edebiyat türlerini temsil eder.
Üniversitede Azeri biriyle tanışan Mustafa konuşurken Azeri arkadaşının söylediklerini anlamasına rağmen konuşmasının farklı olduğunu gözlemlemiştir.
Mustafa'nın arkadaşının konuşmasının bize göre farklı konuşması aşağıdakilerden hangisi ile açıklanabilir?
A) Lehçe B) Argo C) Ağız
D) Jargon E) Şive
Cevap Anahtarı: E) Şive Mustafa'nın Azeri arkadaşının konuşmasının farklı olduğunu gözlemlemesi, arkadaşının farklı bir "şiveye" sahip olmasından kaynaklanabilir. Şive, bir dilin belirli bir bölge veya topluluk içerisinde kullanılan özel bir lehçe veya ağız biçimidir. Her coğrafi bölge veya topluluk kendi şive özelliklerine sahip olabilir ve bu da konuşmalarda farklılık yaratır.
Bir ülke içerisinde dilin bölgelere göre ses, şekil, söz dizimi ve anlam olarak farklı bir şekilde kullanılması biçimine ne denir?
A) Lehçe B) Argo C) Ağız
D) Jargon E) Ölçünlü Dil
Sorunun cevap anahtarı "C) Ağız" olarak ifade edilir. Dilin bölgelere göre ses, şekil, söz dizimi ve anlam olarak farklı bir şekilde kullanılması biçimine "ağız" denir. "Ağız", bir ülke içerisindeki belirli bir bölge veya topluluk içinde dilin farklı şekilde kullanılmasını ifade eder. Bu farklılıklar, ses özellikleri, kelime şekilleri, dilbilgisi yapıları ve kavramların anlamında değişiklikler içerebilir. Her bölge veya topluluk kendi ağzına sahip olabilir, bu nedenle ağızlar yerel dil çeşitliliklerini temsil eder.
Aşağıda verilen sanat metinlerinden hangisi coşku ve heyecanı dile getirmek için kullanılır?
A) Masa B) Manzum C) Destan
D) Şiir E) Roman
Doğru cevap "D) Şiir" olmalıdır. Şiir, coşku, heyecan, duygu ve düşünceleri yoğun bir şekilde dile getirmek için kullanılan bir sanat metnidir. Şairler, şiirlerinde duygularını, hayallerini ve düşüncelerini estetik bir dil ve ritimle ifade ederler. Bu nedenle, coşku ve heyecanı dile getirmek için en uygun sanat metinlerinden biri şiirdir. Şiir, dilin estetik ve ritmik kullanımıyla duyguları, düşünceleri ve hayalleri ifade etmek için kullanılır. Şairler, şiirlerinde coşku ve heyecanı, kelimelerin ve dizelerin özenle seçilmesi ve ritmik bir şekilde sıralanmasıyla aktarır. Destanlar da heyecan ve coşkuyu anlatma eğiliminde olabilir, ancak genellikle uzun epik öyküleri anlatmak için kullanılırken, şiir daha yoğun ve duygusal bir ifade sunar.
I. Ortaoyunu
II. Karagöz
III. Meddah
Yukarıda verilen tiyatrolardan hangisi veya hangileri geleneksel Türk tiyatrosuna örnektir?
A) Yalnız III B) Yalnız II
C) I ve II D) I ve III
E) I, II ve III
Verilen tiyatrolardan "Ortaoyunu," "Karagöz," ve "Meddah," geleneksel Türk tiyatrosuna örnek olarak verilebilir. Bu üç tiyatro türü, Türk halk kültürü içinde önemli bir yere sahiptir ve geleneksel olarak uzun yıllardır sahnelenen türler arasında yer almaktadır.
Aşağıda verilen metinlerden hangisi öğretici metin kategorisinde gösterilemez?
A) Mesnevi B) Mülakat C) Günlük
D) Tarihi metinler E) Bilimsel metinler
I. Resim
II. Mimari
III. Bale
IV. Heykel
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri plastik sanatlara örnek gösterilebilir?
A) I, II ve III B) I, II ve IV
C) II, III ve IV D) I ve IV
E) III ve IV
Aşağıda verilenlerden hangisi ritmik güzel sanatlara örnek değildir?
A) Müzik B) Tiyatro C) Sinama D) Dans E) Opera
I. Tanzimat Dönemi Edebiyatı
II. Anonim Halk Edebiyatı
III. Milli Edebiyat Dönemi
Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemleri arasındadır?
A) I, II ve III B) I ve III
C) I ve II D) II ve III
E) Yalnız III
Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerinden biri değildir?
A) Anonim halk edebiyatı B) Divan edebiyatı
C) Aşık edebiyatı D) Fecriati Topluğu
E) Tekke halk edebiyatı
Edebiyatla uğraşan, edebi eser veren kimselere aşağıdakilerden hangi isim verilir?
A) Nazım B) Yazın C) İnşa D) İmge E) Edip
Cevap Anahtarı: E) Edip "Edebiyatla uğraşan, edebi eser veren kimselere" Edip denir. Edip, edebiyatla ilgilenen ve edebi eserler meydana getiren kişileri ifade eder. Bu terim genellikle yazarlar, şairler ve edebiyatçılar için kullanılır. Edip kelimesi, edebiyatla ilgilenenlerin sanat ve estetik değerler doğrultusunda eserler meydana getirdiği anlamında kullanılır.
Olay, düşünce ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesine ............... denir.
Yukarıda verilen boşluğa hangisi gelmelidir?
A) Nazım B) Yazın C) İnşa D) İmge E) Edip
Yukarıdaki boşluğa "B) Yazın" gelmelidir. Yazın, olayların, düşüncelerin ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesini ifade eder. Yazın, edebiyatın bir alt dalıdır ve şiir, hikaye, roman gibi farklı türlerde eserler üretilmesini kapsar. Yazın terimi, edebiyatın bir alt dalıdır ve olayların, düşüncelerin ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesini ifade eder. Yazarlar, farklı edebi türlerde eserler oluşturarak duygularını, düşüncelerini ve hayallerini yazın yoluyla ifade ederler. Bu terim, edebiyatın çeşitliliğini ve insanların yazarak iletişim kurma yeteneğini vurgular.
* Edebiyatın asıl işlevinin estetik yaşantı uyandırmak olduğunu savunurlar.
* Ancak yapısal ölçütlerle değerlendirilir.
Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?
A) Duygusal etkiciler. B) Biçimciler
C) Anlatımcılar D) Yansıtmacılar.
E) Biçemcileri
Sanatçının duygularını dile getirmesinin, aktarmasının önemli olduğunu öne sürerler. Burada da okuru eğitme söz konusudur ama bu duygusal bir eğitmedir. Böyle olunca anlatım ve aktarım ile aktarılan duygunun ahlaki açıdan değeri ölçüt olarak kullanılmaktadır.
Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?
A) Duygusal etkiciler. B) Biçimciler
C) Anlatımcılar D) Yansıtmacılar.
E) Biçemcileri
Anlatımcılar, edebiyat eserlerinde anlatılan olayların ve karakterlerin gerçek hayattan alınarak aktarıldığına inanırlar. Bu kurama göre, sanatçıların eserlerinde gerçekçi ve nesnel bir anlatım kullanması önemlidir. Anlatımcılar, okuru bilgi ve gerçeklerle donatarak edebiyatın eğitici ve aydınlatıcı bir rolü olduğunu vurgularlar. Anlatımcılar kuramı, edebiyat eserlerinin gerçek hayattan alınarak aktarıldığına ve sanatçıların gerçekçi bir anlatım kullanması gerektiğine inanır. Bu kurama göre, edebiyatın eğitici ve aydınlatıcı bir rolü vardır ve okuru bilgi ve gerçeklerle donatarak onu eğitir. Anlatımcılar, edebiyatın objektif ve gerçekçi bir anlatımla toplumu anlamak ve anlatmak için kullanılması gerektiğini düşünürler.
Bir eser hangi dönemde yazılmışsa, o dönemden izler taşır. Şairlerin şiirlerinde de yaşadıkları dönemin sosyal ve siyasal olaylarını, kültürünü, ilişkilerini, inançlarını, sanat zevklerini görebiliriz.
Yukarıdaki parçada edebî metinlerin hangi özelliğini görmekteyiz?
A) Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır.
B) Edebiyat ile tarih arasında sıkı bir ilişki vardır.
C) Edebî metinlerde sağlam bir dil vardır.
D) Edebî metinler yazıldığı dönemin sanat zevkini yansıtır.
E) Sosyal çevre edebî metinleri sanatçıyı etkisi altına alır.
Soruda edebî metinlerin hangi özelliğinin görüldüğü soruluyor, bu nedenle cevabın "Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır." şeklinde olması gerekir. Çünkü edebî metinler, bir toplumun, bir dönemin kültürel değerlerini ve yaşantısını aktaran taşıyıcılardır. Bu yüzden doğru cevap A şıkkıdır. Cevap Anahtarı: A) Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır.
Şiir yazan kişiye……………….., sanatçının ortaya koyduğu edebî esere…………., bir dilin kurallarına ve zevkine uyarak yazılan, ölçülü ve uyaklı anlatım şekline ise …………… denir.
Yukarıdaki boşluklara sırası ile aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?
A) Şair-sanat eseri-şiir B) Şair-edebiyat-şiir
C) Sanat eseri-şair-şiir D) Şiir-kurmaca metin-zihniyet
E) Şair-şiir-sanat eseri
……………bir dönemdeki sosyal, siyasî, idarî, adlî, dinî, ticarî hayatın birlikte oluşturduğu ortamdır. Yani devrin belirgin ve kabul edilmiş sanat zevki ve hâkim anlayışıdır.
Yukarıdaki boşluğa aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?
A) Şair B) Şiir C) Zihniyet D) Sanat E) Düzen
Metinde verilen açıklamalara göre, belirli bir dönemdeki sosyal, siyasal, idari, adli, dinî ve ticarî hayatın bir arada oluşturduğu ortam ve kabul edilmiş sanat zevki ve anlayışı kastedilmektedir. Dolayısıyla bu ortamı ve anlayışı ifade etmek için "sanat" kelimesi doğru cevaptır.
Ok değmiş yara sızlar
Yaralının hâlinden
Ne bilsin yarasızlar
Bu dizelerdeki en belirgin söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kişileştirme B) Benzetme
C) Cinas D) Tezat
E) Hüsn-i ta'lil
Cevap Anahtarı: C) Cinas. Dizedeki "Ok değmiş yara sızlar" ifadesinde "Ok" ve "yara" kelimeleri birbirleriyle zıtlık (tezat) oluşturacak şekilde kullanılmıştır. "Ok" genellikle yaralama veya acı verme anlamında kullanılırken, "yara" ise acı verilmiş veya incinmiş bir durumu ifade eder. Bu kullanım cinas (tezat) adı verilen bir söz sanatıdır. Diğer seçeneklerde böyle bir zıtlık veya tezat ifadesi bulunmamaktadır.
(I)Heyacanla yüzümü yalayan deli rüzgârlar eşliğinde, yeşil sessizliği keşfetmeye koyuluyoruz vakti geçirmeden. (II)Orman yangınlarını önlemek amacıyla göletler yapılmış. (III) Yol boyunca karşılaştığımız göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bize. (IV)Kiraz, badem ve armut ağaçlarının renk renk çicekleri, üzerinde arılar vızıldaşıyor. (V)Her ağacın üzerinde arı görmek mümkün burada.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde kişileştirme sanatı vardır?
A) I. ve II. B) I. ve III.
C) III. ve IV. D) I. ve V.
E) IV. ve V.
Doğru cevap B) I. ve III. cümlelerdir. Kişileştirme sanatı, cansız varlıklara insan özellikleri veya insan gibi davranışlar atfetmektir. Parçadaki cümleler incelendiğinde, kişileştirme sanatının kullanıldığı cümleler şunlardır: I. cümlede "deli rüzgârlar" ifadesi ile rüzgârların insan gibi "heyacanla yüzümü yalayan" davranışı atfedilmiştir. III. cümlede "göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bize" ifadesiyle göletlerin insan gibi "göz kırpma" eylemiyle nitelendirildiği görülmektedir.
Bir çiçek üşüyor, karlar altında
Bir kartal, kanadında yavrusunu taşıyor
Rüzgarda yapraklar fısıldaşıyor
Bir mağara ağlıyor Anadolu'da
Bu dizelerde kişileştirilen varlıklar bütünüyle aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
A) Çiçek - kar B) Kartal - kanat
C) Kartal- kar -rüzgâr D) Çicek - yapraklar - mağara
E) Yapraklar - Anadolu - kanat
Aşağıdakilerden hangisi edebi metinlerin özellikleri arasında gösterilmez?
A) Yaratıcısının anlatım özelliklerini yansıtmaları
B) Yazıldıkları dönemin kültürel özelliklerini gösterebilmeleri
C) Okuyucuda güzel duygular uyandırabilmeleri
D) Herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmaları
E) Dilin anlatım olanaklarının zenginleştirilmesinde rol almaları
Cevap Anahtarı: D) Herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmaları. Edebi metinler, herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmazlar. Tam tersine, edebi metinlerde dilin anlatım olanaklarının zenginleştirilmesi ve yaratıcısının anlatım özelliklerini yansıtması önemlidir. Edebi metinler, yazıldıkları dönemin kültürel özelliklerini yansıtarak okuyucuda güzel duygular uyandırabilirler. Farklı üsluplar ve dil kullanımları, edebi metinleri çeşitlendirir ve onları etkileyici kılar.
Aşağıdakilerden hangisi dilin kültür taşıyıcısı olduğunu gösterir?
A) Dilin seslerden örülmüş bir yapının olması
B) İnsanların iletişim kurabilmek için genellikle dili kullanması
C) Bazı dillerin zamanla unutulması
D) Atasözlerinin kulaktan kulağa çağımıza ulaşması
E) Her milletin dilinin farklı olması
Aşağıdakilerden hangisi güzel sanatların özelliklerinden değildir?
A) Her an genişlemekte, değişmekte ve zenginleşmektedir.
B) İnsanda bulunan güç ve yeteneğin sonucu ortaya çıkar.
C) Özgün bir çalışmanın ürünüdür.
D) Yeni bir yapı kurma ve şekil verme girişimidir.
E) Güzel sanatların dış dünya ile ilişkisi yoktur.
Cevap Anahtarı: E) Güzel sanatların dış dünya ile ilişkisi yoktur. Güzel sanatlar, dış dünya ile güçlü bir ilişki içindedirler. Güzel sanatlar, insanın iç dünyasını dışa yansıtma ve ifade etme çabasının ürünüdür. Sanat eserleri, sanatçının duygularını, düşüncelerini, gözlemlerini ve hayal gücünü yansıtarak özgün bir çalışma oluşturur. Güzel sanatlar, sürekli olarak gelişen, değişen ve zenginleşen bir alandır ve insanın güç ve yeteneğinin bir ifadesidir. Sanatçılar, yeni bir yapı kurma ve şekil verme girişiminde bulunarak sanat eserleri yaratırlar.
Edebiyat her şeyden önce tarihî ve kültürel olandan hareketle dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir. Bu etkinlik ile insan olan her yerde ve zamanda karşılaşıldığını, insanı konu alan çalışma alanlarının yetkinlikleri dile getirilmektedir. Öyleyse güzel sanatların kaynağı ve özelliklerinden söz edebilmek için somut olarak insanı tanımak gerekir.
Yukarıda güzel sanatların hangi yönü üzerinde durulmaktadır?
A) Evrensel bir özelliğe sahip olması
B) Kaynağının insan olması ve insanı konu alması
C) Zamanla gelişme göstermesi
D) Tarihi ve kültürel konuları işlemesi
E) Edebiyatla içli dışlı olması
Cevap anahtarı B) Kaynağının insan olması ve insanı konu almasıdır. Metinde güzel sanatların temel özelliği üzerinde durulmaktadır. Güzel sanatlar, tarihî ve kültürel olandan hareketle dil aracılığıyla gerçekleştirilen etkinliklerdir ve insanı konu alan çalışma alanlarının yetkinlikleri dile getirilir. Dolayısıyla, güzel sanatların kaynağının insan olması ve insanı konu alması vurgulanmaktadır.
Dudağında yangın varmış dediler
Ta ezelden yayan koşarak geldim.
Alev yanaklara sarmış dediler
Sevda seli oldum, taşarak geldim.
Bu dörtlükte, aşağıdakilerden hangisi için bir örnek yoktur?
A) Redif B) Yarım uyak C) Tam uyak
D) Zengin uyak E) Çapraz uyak
Doğru cevap "A) Redif" seçeneğidir. Bu dörtlükte, "dediler" kelimesi hem birinci hem de üçüncü dizede tekrarlanarak redif oluşturmuştur. Redif, bir beyit veya dizede aynı kelimenin veya kelime grubunun tekrarlanmasıdır. Diğer uyak türleri olan uyak (redif+uyak) gibi özelliklerin yanı sıra redif de dörtlüğü birbirine bağlayan özelliklerden biridir.
Yunus Emere 13. yüzyılda Anadolu’da yaşamış mutasavvıf bir şairimizdir. Tasavvuf düşüncesinde dünya geçici bir yer olarak görülmektedir. Çünkü asıl olan ölümden sonra sürdürülecek hayattır. Gerçek mutluluğa ancak orada ulaşılabilir. Bu dünya geçicidir; burası yalnızca ahirete hazırlık yeridir. Bu anlayış tasavvuf düşüncesinin esasıdır.
Yunus’u dönemindeki bu düşünceyle şiir yazmaya iten etmen aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmektedir?
A) Dini yaşayış B) Dönemindeki Zihniyet
C) Sanat D) Tarihi faktörler
E) Savaşlar
Doğru cevap "A) Dini yaşayış" seçeneğidir. Yunus Emre'nin dini yaşayışı, onun tasavvuf düşüncesini ve şiir yazma motivasyonunu etkileyen önemli bir faktördür. Tasavvufi bir bakış açısına sahip olan Yunus Emre, yaşadığı dönemdeki tasavvufi değerleri ve inançları içselleştirmiş ve bu değerleri şiirlerine yansıtmıştır. Onun dini yaşayışı, onun içsel dünyasını şekillendiren ve şiirlerinin temel temasını oluşturan bir etmendir.
Duyguların taşa, tahtaya kazılması ile …………, maddelerin şekillenmesi ile ………….ortaya çıkmış; duyguların seslerle belirtilmesi ………..e temel olmuş, çeşitli oyunlarla …………., yazının bulunmasıyla da ………….. başlamıştır.
Yukarıdaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Resim-heykel-müzik- tiyatro- edebiyat
B) Heykel- bale-tiyatro-müzik-edebiyat
C) Edebiyat- opera-müzik-tiyatro- resim
D) Resim-heykel-tiyatro-müzik-edebiyat
E) Edebiyat-heykel-bale-tiyatro-müzik
Doğru cevap "A) Resim-heykel-müzik- tiyatro- edebiyat" seçeneğidir. Bu sıralama, insanlığın sanatsal ve kültürel gelişimiyle ilgili önemli aşamaları temsil ediyor. İnsanlar önce duygularını resim ve heykel gibi fiziksel yüzeylere kazıyarak ifade etmişlerdir. Daha sonra müzikle duygusal ifadelerini sesler aracılığıyla iletmeye başlamışlardır. Tiyatro ise bu ifadeleri sahneleyerek daha etkili bir şekilde aktarmıştır. Sonrasında yazı ve edebiyat, insanların duygusal ve düşünsel içeriklerini kalıcı bir şekilde ifade etmelerine olanak tanımıştır.
I) Edebiyat kelimelerle yapılan güzel sanattır.
II) Müzik sesleri melodi haline getirme sanatıdır.
III) Tiyatro, bale ve opera ses ve görsel sanatların karışımıdır.
IV) Fotoğraf ve sinema da güzel sanatlardan sayılır.
V) Edebiyat sadece görsel bir sanattır.
Yukarıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) I B) II C) III D)IV E) V
Bu soruda yanlış olan ifade "V) Edebiyat sadece görsel bir sanattır."dır. Edebiyat sadece görsel bir sanat değil, kelime ve dil kullanarak yapılan bir sanat dalıdır. Edebiyatın güzelliklerini kelimelerle ifade etme yeteneği vurgulanmaktadır.
I) Edebiyat dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir.
II) Edebiyatın konusu insandır.
III) Sanat değeri taşıyan insanda üstün bir güzellik duygusuyla heyecan uyandıran dil ürününe edebî eser denir.
IV) Edebî eserin estetik bir değer taşıması gerekmez.
V) Edebî eseri yaşatan başlıca öge dilidir.
Yukarıdaki numaralı cümlelerden hangisinde bilgi yanlışı vardır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
Doğru cevap "A" olmalıdır. Özür dilerim, önceki yanıtlarımda yanlış bilgi vermişim. İlgili cümlede herhangi bir yanlışlık bulunmuyor.
Aşağıdakilerden hangisi edebiyatın özelliklerinden değildir?
A) İnsanın duygu, düşünce ve hayallerini konu edinir.
B) Sözlü ve yazılı olarak ikiye ayrılır.
C) Güzel sanatlar arsında sayılır.
D) Kendine özgü kuralları vardır.
E) İnsan düşüncesinin ürünü olan her yazılı ve sözlü ifade edebiyatın inceleme alanına girer.
Varoluşun sırrına eren insan, yarına inanır ve geleceğe hazırlanır. Yarına inanan, geleceği bugünden hazırlayan insan, ortaya koyduğu kalıcı eserlerle yaşadığı yere damgasını vurur. Günü gününe yaşama ilkesini benimseyen, yarına inanmadığından gelecek için bir hazırlık yapmayan insan ise yaşadığı yerde bir iz bırakmadan göçüp gider.
Yukarıdaki paragraf sanatın hangi yönünü açıklamaktadır?
A) Sanat her zaman bir değişim içerisindedir.
B) Sanat insanı ölümsüzleştir.
C) Sanatın malzemesi insan ve dildir.
D) Sanat insanı geleceğe hazırlar.
E) Sanat insana varoluşunu hatırlatır.
Doğru cevap "B) Sanat insanı ölümsüzleştirir." şeklinde olmalıdır. Paragraf, sanatın insanı geleceğe hazırlama ve ölümsüzleştirme işlevini anlatmaktadır.
Atatürk: “ Söz ve anlamı, yani insan dimağında yer eden, her türlü bilgileri ve insan karakterinin en büyük duygularını, bunları dinleyenleri veya okuyanları, çok ilgili kılacak şekilde söylemek ye yazmak sanatıdır edebiyat. Bunun içindir ki, edebiyat ister nesir halinde olsun, ister nazım biçiminde osun, tıpkı resim gibi heykeltıraş gibi özellikle musikî gibi güzel sanatlardan sayıla gelmektedir.” diyor.
Atatürk’ün yukarıdaki ifadeleri edebiyatın hangi özelliğini belirtiyor?
A) Edebiyatın güzel sanatlar içerisindeki yerini
B) Edebiyatın insanı ve doğayı konu almasını
C) İnsanın duygularının bir göstergesi olduğunu
D) Nesir ve nazım şeklinde yazılmasını
E) Anlatmaya dayalı bir tür olduğunu
Atatürk'ün ifadeleri, edebiyatın güzel sanatlar içerisindeki yerini belirtiyor. Edebî metinlerin, dilin estetik özelliklerini kullanarak insan duygularını, düşüncelerini ve hayallerini etkileyici bir şekilde anlatma amacıyla oluşturulduğunu vurguluyor. Bu açıklama edebiyatın güzel sanatlar arasındaki konumunu ve estetik değerini vurguluyor.
Sanat eseri insana ne ahlâksızlık öğretir ne de ahlâklı olmayı öğütler. Ahlâk karşısında kayıtsızdır. Kişilere gündelik hayatta kullanılacak bilgi verdiği de söylenemez. Çünkü gerçekliği yorumlar, dönüştürür ve yeniden yapılandırır. Buna sanata özgü gerçeklik denir. Ama sanat eseri sezgisel bilgi vererek insanın katı gerçekliğinin ötesini düşünmesini sağlar.
Yukarıda sanatın ve sanat eserinin hangi özelliğine değinilmemiştir?
A) Sanat, insana öğüt vermez.
B) Sanat, gerçeği yeniden yorumlayarak bize sunar.
C) Sanat eseri, insanın hayal dünyasından dış dünyaya yansımasıdır.
D) Sanat, insanın sezgisel yeteneğini geliştirerek farklı düşünmesini sağlar.
E) Sanat eserinin dile getirdiği gerçeklik kişiye özgü değildir.
Metinde sanatın ve sanat eserinin hangi özelliklerine değinilmediği sorulmaktadır. Metinde sanat eserinin "dile getirdiği gerçeklik kişiye özgü değildir" özelliğine (E seçeneği) değinilmemiştir. Diğer seçeneklerde metinde geçen özelliklere değinilmiştir: Sanatın insanlara öğüt vermemesi (A), gerçeği yeniden yorumlaması (B), insanın hayal dünyasından dış dünyaya yansıması (C), insanın sezgisel yeteneğini geliştirmesi (D).
Sanat metinlerinin yazılış amaçlarını tanımak ve anlamak.
Ritmik sanatların çeşitlerini tanımak ve farklı ritmik sanatların örneklerini vermek.
Öğrenciler, işitsel, görsel ve dramatik sanat kategorilerinin güzel sanatlar içinde olduğunu öğrenir ve bu farklı sanat türlerinin temel özelliklerini anlarlar.
Edebiyat ve bilim arasındaki farkları anlamak ve her birinin özgün özelliklerini tanımlamak.
Öğrenciler, Türk edebiyatının farklı dönemlerini ve Batı etkisinde gelişen dönemleri tanır ve aşık edebiyatının geleneksel Türk edebiyatına özgü bir alan olduğunu öğrenirler.
İslamiyet öncesi Türk edebiyatının temel özelliklerini ve farklı dönemlerdeki edebiyat türlerini tanımak.
Dilin farklı coğrafi bölgeler veya topluluklar arasında farklı şive özellikleri gösterebileceğini anlamak.
Öğrenciler, dilin farklı bölgeler ve topluluklar arasında nasıl farklılaşabileceğini ve ağızların dilbilgisi ve sözcük kullanımında nasıl değişiklikler içerdiğini anlarlar.
Öğrenciler, farklı sanat metinlerinin duygu ve tema ifade etme amaçlarına göre farklılaşabileceğini anlarlar.
Geleneksel Türk tiyatrosu türlerini tanımak ve farklı tiyatro türlerinin özelliklerini ayırt etmek.
Öğrenciler, farklı metin türlerinin amaçlarını ve içeriklerini tanırken, öğretici metinlerin bilgi ve bilgi aktarımı amacıyla kullanıldığını ve bu tür metinlerin diğer edebi ve kurgusal metinlerden farklı olduğunu anlarlar.
Plastik sanatların çeşitlerini ve bu sanatların üç boyutlu formların yaratılmasında nasıl kullanıldığını anlamak.
Öğrenciler, ritmik güzel sanatlar kavramını anlar ve bu tür sanatların müzik, dans ve opera gibi performanslarla bağlantılı olduğunu fark ederler.
Batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerini tanımak ve bu dönemlerin özelliklerini anlamak.
İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatının farklı dönemlerini tanımak ve bu dönemlerin özelliklerini ayırt edebilmek.
Edebiyatla uğraşan kişilerin adının ne olduğunu ve bu terimin edebiyatçıları ifade ettiğini bilmek.
Öğrenciler, yazının olayları, düşünceleri ve hayalleri dil aracılığıyla ifade etme şekli olduğunu anlarlar ve edebiyatın farklı türlerinde bu ifade biçimlerine örnekler verirler.
Biçimcilerin edebiyatı nasıl değerlendirdiğini ve estetik yaşantıyı önemsediklerini bilmek.
Öğrenciler, Anlatımcılar kuramının edebiyatın gerçek hayattan alınarak aktarıldığına ve sanatçıların gerçekçi bir anlatım kullanmasının önemine vurgu yaptığını anlarlar.
Edebiyat metinlerinin, bir toplumun kültürel değerlerini ve yaşantısını taşıma özelliğini anlamak.
Bir edebiyat metninin türü ve temel unsurlarını anlamak.
Öğrenciler, bir dönemdeki sosyal, siyasal, idari, adli, dinî ve ticarî hayatın bir arada oluşturduğu ortamı ve kabul edilmiş sanat zevkini ifade etmek için "sanat" kelimesinin kullanıldığını kavrarlar.
Şiirde kullanılan söz sanatlarını tanımak ve anlamak.
Öğrenciler, kişileştirme sanatının cansız varlıklara insan özellikleri veya davranışları atfetmek olduğunu anlar ve metindeki I. ve III. cümlelerde bu sanatın kullanıldığını fark ederler.
Şiirde kullanılan kişileştirme (insanlaştırma) söz sanatını tanımak ve anlamak.
Edebi metinlerin özellikleri arasında dilin zenginleştirilmesi ve yazarın anlatım özelliklerini yansıtması.
Öğrenciler, dilin kültürel mirasın taşıyıcısı olduğunu ve atasözlerinin bu bağlamda önemli bir rol oynadığını anlarlar.
Güzel sanatların dış dünya ile güçlü bir ilişkiye sahip olduğu ve insanın iç dünyasını ifade etme çabasının ürünü olduğu.
Kazanım: Öğrenciler, güzel sanatların temel özelliğinin insanı konu alması olduğunu ve sanatın insanı anlama ve ifade etme sürecine odaklandığını anlarlar.
Farklı güzel sanat dallarının özelliklerini tanımlayabilir ve ayırt edebilir
Edebiyatın temel özelliklerini ve edebi eserlerin estetik değerini açıklayabilir
Bu soru öğrencilerin metni anlama, metinde geçen bilgileri analiz etme ve özetleme yeteneklerini değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
etiketlerini kapsamaktadır.Değerli öğretmenlerimiz, isterseniz sistemimizde kayıtlı binlerce sorudan 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı dersi için sınav-yazılı hazırlama robotu ile ücretsiz olarak beş dakika içerisinde istediğiniz soru sayısında, soru tipinde ve zorluk derecesinde sınav oluşturabilirsiniz. Yazılı robotu için Sınav Robotu tıklayın.