Yapısalcılık, işlevselcilik ve bütüncül yaklaşım, psikolojinin temelini oluştururken, günümüzde de çeşitli yaklaşımlar bulunmaktadır.
Psikoloji, zihin ve davranışı inceleyen bilim dalıdır. 19. yüzyılda Wilhelm Wundt tarafından kurulan yapısalcılık yaklaşımı, psikolojinin ilk bilimsel yaklaşımıdır. Yapısalcılık, bilinci oluşturan ögeleri incelemeye odaklanmıştır. William James ve John Dewey tarafından geliştirilen işlevselcilik yaklaşımı ise, davranışın çevreye uyum sağlama işlevine odaklanmıştır. Bütüncül (Gestalt) yaklaşım ise, algıyı ve zihinsel süreçleri bütünsel olarak ele almaktadır.
Wilhelm Wundt tarafından kurulan yapısalcılık yaklaşımı, psikolojinin ilk bilimsel yaklaşımıdır. Yapısalcılık, bilinci oluşturan ögeleri incelemeye odaklanmıştır. Bu yaklaşım, içe bakış yöntemini kullanarak, bireylerin kendi iç dünyalarını incelemelerine dayanmaktadır. Wundt, bilinci basit duyumlara ve duygulara indirgemiştir.
William James ve John Dewey tarafından geliştirilen işlevselcilik yaklaşımı, davranışın çevreye uyum sağlama işlevine odaklanmıştır. Bu yaklaşım, davranışın nedenlerini ve sonuçlarını incelemeye odaklanmıştır. İşlevselciler, davranışın çevreye uyum sağlamak için geliştiğini ve öğrenildiğini savunmuşlardır.
Bütüncül (Gestalt) yaklaşım, algıyı ve zihinsel süreçleri bütünsel olarak ele almaktadır. Bu yaklaşım, parçaların toplamından daha fazlası olan bir bütünün varlığını savunmaktadır. Gestalt psikologları, algının ve zihinsel süreçlerin çevre ile etkileşim sonucu geliştiğini ve değiştiğini savunmuşlardır.
Psikolojinin bilim dalı olma süreci, farklı yaklaşımların ortaya çıkması ve gelişmesiyle birlikte ilerlemiştir. Yapısalcılık, işlevselcilik ve bütüncül (Gestalt) yaklaşım, psikolojinin gelişiminde önemli rol oynamışlardır. Bu yaklaşımlar, psikolojinin konusunu, yöntemlerini ve amaçlarını belirlemede etkili olmuşlardır.
Psikolojinin Tarihsel Gelişimi Psikoloji (Britannica)Psikoloji, insan davranışlarının ve bilişsel süreçlerinin incelenmesidir. Psikoloji biliminin tarihi, antik çağlara kadar uzanmaktadır. Ancak, psikolojinin bilimsel bir disiplin olarak ortaya çıkması, 19. yüzyılda gerçekleşmiştir.
Psikolojide, insan davranışlarını ve bilişsel süreçlerini açıklamaya çalışan çeşitli yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu yaklaşımlar, psikologların araştırma yöntemleri ve bakış açıları bakımından farklılık göstermektedir.
Temsilciler: John Watson, Ivan Pavlov, Frederic Skinner, Edward Thorndike
Davranışçı yaklaşım, psikolojinin konusunun gözlenebilen ve ölçülebilen insan davranışları olduğunu savunur. Bu yaklaşım, doğuştan getirilen hiçbir davranış ya da özellik olmadığını, davranışların eğitim ve çevre etkisiyle sonradan oluştuğunu ileri sürer.
Temsilciler: Sigmund Freud, Alfred Adler, K. Gustav Jung
Psikanalitik yaklaşım, psikolojinin konusunun bilinçaltı ve bilinçaltının çözümlenmesi olduğunu savunur. Bu yaklaşım, davranışların temelinde bastırılmış isteklerin bulunduğunu ve insan davranışlarının bilinçaltı tarafından yönlendirildiğini ileri sürer.
Temsilciler: Abraham Maslow, Karl Rogers
İnsancıl yaklaşım, insanın değerli olduğu ve doğasının iyilik temelleri üzerine kurulduğu görüşünü ileri sürer. Bu yaklaşım, psikolojinin konusunun insanı anlamak olduğunu savunur.
Temsilci: Rollo May
Varoluşçu yaklaşım, yaşamda anlam bulmayı, acıyı ve ölümü kabullenmeyi, eylemlerin sorumluluğunu üstlenmeyi, varoluşun kaygılarını göğüslemeyi, bireyselliği ve irade özgürlüğünü öne çıkaran bir yaklaşımdır.
Temsilciler: Jean Piaget, Lev Vygotsky
Bilişsel yaklaşım, psikolojinin konusunun bilişsel süreçler ve yaşa bağlı davranış değişiklikleri olduğunu savunur. Bu yaklaşım, insanın diğer canlılardan farklı olarak dikkat, algı, düşünme gibi bilişsel süreçlerle çevresini anladığını ve yorumladığını ileri sürer.
Temsilciler: Lev Vygotsky
Sosyokültürel yaklaşım, psikolojinin konusunun insanların sosyal ve kültürel etkileşimlerinin olduğunu savunur. Bu yaklaşım, insanların davranışlarının, düşünme biçimlerinin ve duygularının ait oldukları kültürden etkilendiğini ileri sürer.
Psikolojideki yaklaşımlar, insan davranışlarını ve bilişsel süreçlerini açıklamaya çalışan çeşitli perspektifler sunmaktadır. Bu yaklaşımlar, psikologların araştırma yöntemleri ve bakış açıları bakımından farklılık göstermektedir.
Bu yaklaşımların her biri, psikolojinin gelişimine katkıda bulunmuştur ve psikolojinin bugün ulaştığı noktaya gelmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Yararlı Linkler: Psikolojiye Giriş Psikolojinin Alt DallarıPsikoloji, insan davranışlarını ve zihinsel süreçlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Psikolojinin bir bilim dalı olması için bazı ölçütleri karşılaması gerekir. Bu ölçütler şunlardır:
Psikologlar, insan davranışlarını ve zihinsel süreçlerini araştırmak için çeşitli yöntem ve teknikler kullanırlar. Bu yöntem ve teknikler şunlardır:
Gözlem, bir araştırmacının belirli bir davranışı veya durumu dikkatli bir şekilde izleyerek veri toplamasıdır. Gözlem, doğal ortamda veya laboratuvar ortamında yapılabilir.
Vaka incelemesi, tek bir kişi veya küçük bir grup insanın davranışlarının ve zihinsel süreçlerinin ayrıntılı olarak incelenmesidir. Vaka incelemeleri, genellikle klinik psikologlar tarafından yapılır.
Anket, belirli bir konu hakkında bilgi toplamak için insanların sorulara cevap vermesini isteyen bir araştırma yöntemidir. Anketler, yüz yüze, telefonla veya internet üzerinden yapılabilir.
Deney, araştırmacının değişkenleri kontrol ederek neden-sonuç ilişkisini araştırdığı bir araştırma yöntemidir. Deneyler, genellikle laboratuvar ortamında yapılır.
Korelasyon, iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkiyi inceleyen bir araştırma yöntemidir. Korelasyon, pozitif veya negatif olabilir. Pozitif korelasyon, bir değişken arttığında diğer değişkenin de arttığını gösterir. Negatif korelasyon, bir değişken arttığında diğer değişkenin azaldığını gösterir.
Meta-analiz, aynı konuda yapılmış birden fazla araştırmanın sonuçlarını birleştirerek genel bir sonuç elde etmek için kullanılan bir araştırma yöntemidir. Meta-analizler, genellikle araştırma sonuçlarının güvenilirliğini ve geçerliliğini artırmak için kullanılır.
Psikolojide kullanılan araştırma yöntemleri ve teknikleri, psikologların insan davranışlarını ve zihinsel süreçlerini anlamak ve açıklamak için olmazsa olmaz araçlardır. Bu yöntemler ve teknikler sayesinde, psikologlar insanların neden belirli davranışlarda bulunduklarını, hangi faktörlerin zihinsel süreçlerini etkilediğini ve insanların ruhsal sorunlarını nasıl çözebileceklerini öğrenebilirler.
Psikoloji biliminde bilgiyi elde etmek ve test etmek için kullanılan çeşitli araştırma yöntemleri bulunmaktadır. Bu yöntemler, araştırmanın amacına ve araştırılan konuya göre seçilir.
Anket yöntemi, belirli bir konu hakkındaki bilgileri toplamak için insanların yazılı veya sözlü olarak cevap vermesi istenen soruların yer aldığı bir araştırma yöntemidir. Anketler, yüz yüze görüşme, telefon görüşmesi, posta yoluyla gönderme veya internet üzerinden uygulanabilir. Anket yönteminin avantajları arasında düşük maliyetli olması, çok sayıda katılımcıya ulaşabilmesi ve verilerin kolayca analiz edilebilmesi yer almaktadır. Ancak, anket yönteminin dezavantajları arasında katılımcıların dürüst olmaması, soruları yanlış anlamaları veya soruları yanıtsız bırakmaları gibi sorunlar yer almaktadır.
Görüşme yöntemi, araştırmacının belirli bir konu hakkında bireysel olarak katılımcılarla yüz yüze görüşerek bilgi topladığı bir araştırma yöntemidir. Görüşmeler, yapılandırılmış veya yapılandırılmamış olmak üzere iki şekilde uygulanabilir. Yapılandırılmış görüşmelerde, araştırmacı tarafından önceden hazırlanmış sorular katılımcılara yöneltilir. Yapılandırılmamış görüşmelerde ise, araştırmacı katılımcıların kendi düşüncelerini ve deneyimlerini özgürce ifade etmelerine izin verir. Görüşme yönteminin avantajları arasında derinlemesine bilgi toplanabilmesi ve katılımcıların beden dilinin gözlemlenebilmesi yer almaktadır. Ancak, görüşme yönteminin dezavantajları arasında zaman alıcı olması, pahalı olması ve katılımcıların araştırmacının etkisinde kalması gibi sorunlar yer almaktadır.
İlişkisel yöntem, değişkenler arasındaki ilişkileri belirlemek ve olası sonuçları tahmin etmek için kullanılan bir araştırma yöntemidir. Korelasyon, iki değişken arasındaki ilişkidir. Korelasyon değeri -1 ile +1 arasında değişir. Korelasyon değeri -1 ile +1'e yaklaştıkça ilişki artar, sıfıra yaklaştıkça ilişki azalır. Korelasyon sıfır ise değişkenler arasında hiçbir ilişki yoktur. İlişkisel yöntemin avantajları arasında düşük maliyetli olması ve çok sayıda katılımcıya ulaşabilmesi yer almaktadır. Ancak, ilişkisel yöntemin dezavantajları arasında neden-sonuç ilişkisi kurulamaması ve diğer değişkenlerin etkisinin kontrol edilememesi gibi sorunlar yer almaktadır.
Deneysel yöntem, laboratuvar ortamında veya laboratuvar dışındaki bir ortamda olaylar arasındaki sebep sonuç ilişkilerini belirlemeyi amaçlayan bir araştırma yöntemidir. Deney yönteminde araştırmacı etkisini araştırdığı koşulları değiştirir, diğer koşulları sabit tutar ve değişen koşulların incelenen konu üzerindeki etkisine bakar. Deneysel yöntemin avantajları arasında neden-sonuç ilişkisi kurulabilmesi ve diğer değişkenlerin etkisinin kontrol edilebilmesi yer almaktadır. Ancak, deneysel yöntemin dezavantajları arasında maliyetli olması, zaman alıcı olması ve bazı durumlarda etik sorunlara yol açabilmesi gibi sorunlar yer almaktadır.
Hawthorne etkisi, araştırmacıların katılımcılar üzerindeki etkisidir. Bu etki, katılımcıların araştırmaya katıldıklarını bilmeleri nedeniyle davranışlarını değiştirmeleri sonucu ortaya çıkar. Hawthorne etkisi, araştırma sonuçlarının geçerliliğini etkileyebilir. Bu nedenle, araştırmacılar Hawthorne etkisini kontrol altına almak için çeşitli önlemler alabilirler.
Psikoloji biliminde, araştırma yöntemleri, araştırmanın amacına ve araştırılan konuya bağlı olarak kullanılır. Her araştırma yönteminin kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır. Araştırmacılar, araştırma yöntemlerini seçerken bu avantajları ve dezavantajları göz önünde bulundurmalıdırlar.
Psikoloji bilimi, insan davranışlarını anlamak ve açıklamak için çalışan bir bilim dalıdır. Bu bilimin temel alt dalları deneysel psikoloji, bilişsel psikoloji, gelişim psikolojisi ve sosyal psikolojidir. Psikolojinin uygulamalı alt dalları ise klinik psikoloji, sağlık psikolojisi, trafik psikolojisi, spor psikolojisi, endüstri-örgüt psikolojisi ve din psikolojisidir.
Psikoloji, insan davranışlarını anlamak ve açıklamak için çalışan bir bilim dalıdır. Bu bilimin temel alt dalları deneysel psikoloji, bilişsel psikoloji, gelişim psikolojisi ve sosyal psikolojidir. Psikolojinin uygulamalı alt dalları ise klinik psikoloji, sağlık psikolojisi, trafik psikolojisi, spor psikolojisi, endüstri-örgüt psikolojisi ve din psikolojisidir.
Kaynaklar: