10.Sınıf Biyoloji 2.Dönem 2.Yazılı

Cevap anahtarı A seçeneğidir. Aşırı sulama ve yağış, tarım ilaçlarının su kaynaklarına sızmasına neden olabilir. Bu durum, toprağın doygunluğuna bağlı olarak aşırı suyun, ilaçların yeraltı suyuna karışmasına neden olabilir.

Cevap anahtarı D şıkkıdır. Biyolojik çeşitliliğin korunması için yabancı türlerin kullanılması, aslında ekosistemlere zarar verebilir ve yerel türlerin yok olmasına yol açabilir. Bunun yerine, biyolojik çeşitliliğin korunması için doğal yaşam alanlarının korunması, tehlike altındaki türlerin korunması ve restorasyonu, sürdürülebilir kullanım ve kaynak yönetimi ve yasal düzenlemelerin yapılması gibi adımlar daha önemlidir.

Bu sorunun cevap anahtarı "C) Su kaynaklarının bölüşümü" olarak verilmiştir. Biyolojik çeşitlilik kaybı, doğal ortamın bozulması, habitat kaybı, aşırı avlanma, iklim değişikliği, doğal afetler gibi pek çok nedenle meydana gelebilir. Ancak, su kaynaklarının bölüşümü bu nedenler arasında yer almaz. Su kaynaklarının bölüşümü çevre sorunları arasında önemli bir konudur, ancak doğrudan biyolojik çeşitlilik kaybına neden olmaz. Biyolojik çeşitlilik kaybı, canlı türlerinin yok olması veya azalması ile sonuçlanan insan etkileri ile ilgilidir.

Cevap anahtarı C seçeneğidir, çünkü doğal kaynakların aşırı kullanımı çevre için zararlıdır ve koruma çabalarına ters düşer. Bu soru, öğrencilerin çevrenin korunması için yapılması gerekenler konusunda bilinçlenmelerini sağlamayı hedefler.

Cevap anahtarı E seçeneğidir, yani yabancı türlerin istilası biyolojik çeşitliliğin kaybına neden olabilir. Yabancı türler, yerli türlerin yaşam alanlarını işgal ederek, besin kaynaklarını tüketerek ve hastalık yayarak yerli türlerin popülasyonunu azaltabilir. Bu, ekosistemlerin dengesini bozabilir ve bazı türlerin neslinin tükenmesine neden olabilir.

Cevap anahtarı "C) Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması" olan bu soruda doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı ile ilgili bir örnek istenmektedir. Yenilenebilir enerji kaynakları, sürdürülebilir bir şekilde kullanılabilirler çünkü tükenmezler ve doğal kaynaklarımızın korunmasına yardımcı olurlar.

Cevap anahtarı B olan bu soruda, biyolojik çeşitlilik dünya genelinde bulunan bitki, hayvan ve mikroorganizma türlerinin çeşitliliğini ifade eder. Biyolojik çeşitlilik, yaşamın farklı türleri ve bu türlerin genetik, türsel ve ekosistem düzeyindeki çeşitliliği olarak tanımlanabilir. Bu çeşitlilik, ekosistemlerin sağlıklı işleyişini ve insanların temel ihtiyaçlarını karşılayan bir dizi ekosistem hizmetini sağlar.

Cevap Anahtarı: B. Doğal kaynakların korunması, ekosistemlerin sürdürülebilirliği ve insanların sağlığı için önemlidir. İnsanların yaşadığı çevrenin korunması, ekolojik dengeyi sağlamak için gereklidir. Biyoçeşitliliğin azalması, iklim değişiklikleri, hava kirliliği, su kirliliği ve toprak erozyonu gibi sorunlar doğal kaynakların korunmasının önemini arttırmaktadır. Ayrıca, doğal kaynaklar ekonomik açıdan da önemlidir. Tarım, hayvancılık, ormancılık, balıkçılık, turizm ve enerji üretimi gibi sektörler doğal kaynaklara dayalıdır. Bu sektörlerin sürdürülebilirliği de doğal kaynakların korunmasına bağlıdır.

Cevap anahtarı "A) Diğer türlerin sayısı azalır" olarak verilmiştir. Bir türün kaybolması, besin zinciri üzerindeki etkisi nedeniyle diğer türlerin sayısını azaltabilir ve ekosistemdeki dengeleri bozabilir. Bunun sonucu olarak, biyolojik çeşitlilik azalabilir ve ekosistemlerin işlevselliği bozulabilir.

Cevap anahtarı A seçeneğidir. Bu akışta, güneş enerjisi bitkilere aktarılır, bitkiler otoburlara, otoburlar etoburlara ve etoburlar da ayrıştırıcılara enerji aktarır. Bu, ekosistemdeki enerji akışının doğru yönünü yansıtmaktadır. Ekosistemlerdeki enerji akışı, canlıların beslenme ilişkileri ve enerji transferi üzerindeki temel prensiplerden biridir.

Bu sorunun cevap anahtarı "E) Ekosistemdeki enerji akışının artması" olarak verilmiştir ve diğer şıklar ekosistemdeki biyolojik çeşitliliği azaltan etkenleri içermektedir. Habitat kaybı ve parçalanması, iklim değişikliği, yabancı türlerin invazyonu gibi faktörler doğal yaşam alanlarını azaltarak türlerin yaşama şansını azaltırken, türler arası rekabet doğal bir etkileşimdir ve çeşitliliği azaltmak yerine ekosistemde denge sağlayabilir.

Cevap anahtarı "C) Canlı organizmalar ile cansız çevre arasındaki etkileşimlerin oluştuğu alanlardır" olan bu soru, ekosistem kavramının tanımını sormaktadır. Ekosistem, bir bölgedeki canlı organizmalar ve cansız çevre arasındaki etkileşimlerin bir bütün olarak ele alındığı ve birbirleriyle ilişkili oldukları bir sistemdir. Bu tanım doğru bir şekilde anlaşıldığında, ekosistemlerin nasıl çalıştığı ve insanların ekosistemler üzerindeki etkileri hakkında da fikir sahibi olabiliriz.

Cevap anahtarı "C) Suda yaşayan canlıların ölümü ve suda yaşayan insanlar için sağlık sorunlarına neden olabilir" şeklindedir. Su kirliliği, su ekosistemleri üzerinde ciddi etkilere neden olabilir ve suda yaşayan canlıların ölümüne ve insan sağlığına zararlı olabilen maddelerin suya karışmasına neden olabilir.

Cevap Anahtarı: C) Sürdürülebilir üretim ve tüketim modellerine geçmek gerekir. Çevre sorunlarına karşı alınabilecek en etkili önlemlerden biri sürdürülebilir üretim ve tüketim modellerine geçmektir. Bu, doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasını, atıkların azaltılmasını, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını ve daha çevre dostu üretim tekniklerinin benimsenmesini içerir. Ayrıca, bireysel olarak da çevre dostu yaşam tarzları benimsemek ve geri dönüşüm, enerji tasarrufu gibi basit adımlar atmak da çevre sorunlarının çözümüne katkı sağlayabilir.

Cevap: C) Tüketici türlerin bulunması ekosistemin sağlıklı ve dengeli bir şekilde işleyebilmesi için gereklidir. Ekosistemin işleyişi, üretici, tüketici ve ayrıştırıcı türlerin birbirleriyle etkileşimleri ile sağlanır. Tüketici türler, üretici türlerden besin alarak ve ayrıştırıcı türlerin yaptığı bozulmuş maddeleri temizleyerek ekosistemin dengesini sağlarlar. Bu nedenle, ekosistemin tüketici türlerin bulunduğu bir yapıya sahip olması önemlidir.

Cevap anahtarı C'dir, yani çevre kirliliğinin artması bir ekosistemin biyolojik çeşitliliğinin azalmasına neden olur. Çevre kirliliği, habitatların ve doğal kaynakların yok olmasına ve yaşam alanlarının yok olmasına neden olabilir, bu da bazı türlerin yok olmasına veya göç etmesine neden olabilir.

Cevap anahtarı D'dir, yani bir ekosistemdeki bir türün yok olması ekosistem dengesinin bozulmasına neden olabilir. Bir türün yok olması, diğer türlerin besin zincirindeki yerini etkileyebilir, dolayısıyla ekosistemdeki diğer türlerin de hayatta kalmasını etkileyebilir. Ayrıca, ekosistemdeki tüm türler birbirleriyle bağlantılı olduğu için, bir türün yok olması diğer türlerin popülasyonları üzerinde de etkili olabilir.

Cevap anahtarı D'dir. Doğal alanların korunması biyolojik çeşitlilik için olumlu bir etki yapar çünkü doğal habitatların korunması, türlerin hayatta kalması ve çoğalması için gerekli olan besin, barınma ve çiftleşme alanlarının varlığını sürdürmesini sağlar. Bu, türler arasındaki ekolojik etkileşimleri de korur ve biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesine yardımcı olur.

Cevap: D) Biyoçeşitlilik koruma alanlarının oluşturulması. Biyolojik çeşitlilik kaybının önlenmesi amacıyla pek çok farklı koruma programı uygulanmaktadır. Bu programların bir kısmı, biyoçeşitlilik kaybının nedenlerini ortadan kaldırmaya veya azaltmaya yöneliktir. Bu kapsamda, biyoçeşitlilik koruma alanları oluşturulması, dünya genelinde sıkça kullanılan bir koruma yöntemidir. Bu alanda, biyolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik olarak çeşitli türlerin korunduğu, ekosistemlerin yönetildiği ve sürdürülebilir kullanımın teşvik edildiği birçok projeye yer verilmektedir.