9.Sınıf Temel Dini Bilgiler 1.Dönem 1.Yazılı (Klasik Sorular)

Meşhur hadis -- Mütevatir Hadis -- Ahad Hadis -- Sahih Hadis -- Hasen Hadis -- Zayıf Hadis

Sahabeden itibaren korunarak iletilen hadislerdir. İslam dininde kesinlikle doğruluğuna inanılması gerekmektedir. Reddeden kişi İslam ile bağlantısı kesilir.

Mütevatir hadisler, rivayet zincirleri üzerinden çok sayıda güvenilir kaynaktan aktarılan ve içerikleri itibarıyla kesinlikle doğru kabul edilen hadislerdir. Bu tür hadisler, sahihliği kesin olan ve Peygamber'in sözleri veya eylemleri hakkında sağlam bir bilgi sunan kaynaklardır. Mütevatir hadisler, İslam literatüründe önemli bir yere sahip olup, inançların ve hükümlerin temelini oluşturabilirler. Bu hadisler, çeşitli yollarla ve büyük bir topluluk tarafından nakledildiğinden dolayı güvenilir kabul edilirler.

Bir veya birkaç kişinin naklettiği haber, hadis, Haber-i vahid'tir. Mütevatir olmayan tüm hadisler için kullanılır. Kesin bilgi ifade etmez.

Ahad hadis, tek zincirli hadis türüdür ve bu hadislerde sadece bir râvî zinciri bulunmaktadır. Ahad hadislerin rivayet zinciri, mutawâtir hadislerde olduğu gibi yeterli sayıda râvî tarafından rivayet edilmemiştir. Ahad hadisler, İslam hadis ilminde önemli bir konudur ve değerlendirilirken râvîlerin güvenilirliği ve hadisin zincirinin bütünlüğü göz önünde bulundurulur.

İcmali İman: Özet bir şekilde imanın şartlarını kabul edip detaya inmemektir.

Tafsili iman: İmanın şartlarının yanında Peygamber efendimizin getirdiği dine ait tüm olgulara iman etmek demektir.

İcmali İman: Temel inanç esaslarını özetleyen, genel ve ana hatlarıyla iman esaslarını ifade eden inanç anlayışıdır. Bu tür iman, genellikle kısa ve özlü ifadelerle temsil edilir. Örneğin, İslam'ın altı iman esası gibi. Tafsili İman: İman esaslarının daha ayrıntılı ve detaylı bir şekilde açıklanmasıdır. Tafsili iman, inanç esaslarının daha derinlemesine anlatıldığı ve detaylandırıldığı bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, inançların ve öğretilerin daha kapsamlı bir şekilde anlaşılmasını sağlar.

İman ümitsizlik halinde olmamalıdır. --- İman şüphe barındırmamalıdır. --- Dinde farz veya haram olan hükümleri tamamen kabul etmelidir. --- İman sadece sözde olmamalı, davranışlarla da tasdiklenmelidir.

Soru, bir müminin imanının geçerli olması için gereken beş şartı sormanızı istemektedir. İmanın temel şartları, inanmak, tasdik etmek, kabul etmek, ikrar etmek ve ibadet etmektir. Bu şartlar İslam inancının temelini oluşturur.

Münafık: İslamda inanılması gereken şartlara kalbi ile inanamayan ancak söz ve davranışları ile inanmış gibi görünen kişidir

Nifak: Müslüman gibi görünmesine rağmen kalben inanmama eylemine denir.

Münafık: İslam dini terimi olarak, dışarıdan Müslüman gibi görünen ancak içten inanmayan, ikiyüzlü kişiyi ifade eder. Münafıklar, açıkça Müslüman gibi davranıp gizli niyetleri farklı olan kimselerdir. Kuran'da münafıkların özellikleri ve davranışları üzerine pek çok ayet bulunmaktadır. Nifak: Nifak, İslam dini terminolojisinde ikiyüzlülük, iki yüzlülük anlamına gelir. İçte ve dışta farklı davranışlar gösterme, düşünce ve eylemleri çelişkili olma durumunu ifade eder. Nifak, sahip olunan inanç ve niyet arasındaki uyumsuzluğu ifade eder.

Allah’a (c.c), meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan (c.c.) olduğu- na inandım. Ölümden sonra diriliş haktır. Allah’tan (c.c.) başka ilah olmadığına, Hz. Muhammed’in (s.a.v) O’nun kulu ve elçisi olduğuna şahitlik ederim

Amentü suresi, İslam inancının temel unsurlarını içeren bir iman beyanıdır. Bu beyan, "Âmentü billâhi ve melâiketihi ve kütübihi ve rusulihi ve’l-yevmi’l-âhiri ve bi’l-kaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teâlâ ve’l-ba’sü ba’de’l-mevti hakkun. Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne muhammeden abduhû ve resûluhu." şeklinde İslam inancının temel unsurlarını ifade eder.

Allah'a İman -- Meleklere İman -- Peygamberlere İman -- Kitaplara İman -- Kaza ve kadere İman -- Ahiret gününe İman

İslam'ın temel inanç şartları olan imanın şartları aşağıdaki gibi sıralanır: * Allah'a inanmak: Tek ve eşsiz olan Allah'ın varlığını kabul etmek. * Meleklerine inanmak: Allah'ın yarattığı meleklerin varlığını ve görevlerini kabul etmek. * Kitaplarına inanmak: Allah tarafından gönderildiğine inanılan kutsal kitapları (Kuran, İncil, Tevrat, Zebur) kabul etmek. * Peygamberlere inanmak: Allah'ın seçtiği elçileri (Hz. Muhammed gibi) kabul etmek. * Ahiret gününe inanmak: Ölüm sonrası hesap gününe ve ödüller veya cezaların verileceği ahiret yaşamına inanmak. * Kaderin Allah'tan geldiğine inanmak: Her şeyin Allah'ın iradesi ve planına göre olduğuna inanmak.

Yiyip içmezler -- Cinsiyetleri yoktur -- İsyan etmezler -- Gece gündüz Allah'ı anarlar --- Görünmezler

- "Görünmez varlıklardır." - "Allah'ın emirlerini yerine getirirler." - "Yaratılmışlardır ve insanlar gibi birer varlıktır." - "Günah işlemezler." - "İbadet ve tesbih etmekle görevlidirler." Meleklerin özelliklerine dair beş önemli nokta verilmiştir. Melekler, görünmez varlıklar olarak bilinirler ve Allah'ın emirlerini yerine getirirler. Aynı zamanda yaratılmış varlıklardır ve insanlar gibi birer varlıktırlar. Melekler günah işlemezler ve ibadet ile tesbih etmek görevleri arasındadır.

c -- b -- d -- a

a. Zebur - Hz. Davud b. Tevrat - Hz. Musa c. Kur'an - Hz. Muhammed d. İncil - Hz. İsa Verilen kutsal kitapları Peygamberlerle eşleştirdiğimizde, Zebur Hz. Davud'a, Tevrat Hz. Musa'ya, Kur'an Hz. Muhammed'e ve İncil Hz. İsa'ya aittir.

Hayır ve şerrin, iyinin ve kötünün Allah'tan geldiğine inanmak, evrende bulunan her şeyin Allah'ın bir ölçü ve hikmete göre yarattığını kabul etmektir. Kısacası her şeyin Allah'ın ilmi ve izni takdirinde işlediğine iman etmektir.

- "Kader ve kazaya iman, İslam inancında Allah'ın her şeyi önceden bilip belirlediği ve her olayın O'nun kontrolü altında olduğuna olan inançtır." - "Bu inanç, insanların yaşamındaki olayların Allah'ın ilmi ve iradesi çerçevesinde gerçekleştiğini kabul eder." - "Kader ve kazaya iman, insanların hayatlarındaki her türlü deneyimin Allah'ın bilgisi ve yönlendirmesi doğrultusunda gerçekleştiğine inanmayı içerir." Kader ve kazaya iman, İslam inancının önemli unsurlarından biridir. Bu inanç, Allah'ın her şeyi önceden bilip belirlediği ve insanların yaşamındaki olayların O'nun kontrolü altında gerçekleştiği düşüncesine dayanır. İnsanlar bu inanç doğrultusunda hayatlarını şekillendirirler.

D -- D -- D --D --Y

Doğru ifadelerin başına **D**, yanlış ifadelerin başına **Y** koyulmalıdır. **D** Aile sosyal hayatın temelini oluşturur. **D** Ailedeki huzur, toplumun huzur ve mutluluğun temelini oluşturur. **D** Toplumun en küçük birimi ailedir. **D** Dinimiz boşanmayı en son durak olarak görmektedir. **Y** Allah boşanmayı en sevmediği haram olarak görür. Verilen ifadelerde ailenin önemi ve toplumsal rolü üzerine doğru ve yanlış ifadeler bulunmaktadır. Doğru ifadeler ailenin sosyal hayattaki temel rolünü vurgularken, yanlış ifadelerde dinin boşanmayı sevmediğine dair bir yargıya yer verilmektedir. Bu yargılar İslam dini ve toplumsal gerçeklerle uyuşmamaktadır.