10.Sınfı Temel Dini Bilgiler 2.Dönem 1.Sınav (Klasik)

İslam hukukunun ilk ve temel kaynağı, Allah’ın (c.c.) sözü olan Kur’ân-ı Kerîm’dir.

Hz. Peygamberin söz, davranış ve onaylarını içeren kaynağa sünnet adı verilir.

Helal kazanç için, dinimizin helal gördüğü işlerle uğraşmak, bu işlerde adalet ve dürüstlük göstermek ve kazanılan gelirden infak etmek gerekir.

Haram kazanç, dinin açıkça yasakladığı ve yapılması kesin bir delille yasaklanan fiillerden elde edilen gelirdir. Haram kazancın örnekleri arasında faiz, kumar, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, fuhuş ve uyuşturucu ticareti yer alır.

Borç verecek kişi, borçlunun durumunu anlayarak ona kolaylık göstermelidir. Borçlunun borcunu ödeyemeyecek durumda olması halinde, borcun ödenmesi için ona zaman tanıyabilir veya borcu silebilir.

İslam dini, özel mülkiyeti tanır ve korur. Ancak, bu hakkın kullanımı konusunda bazı sınırlamalar getirmiştir. Örneğin, bir kişinin malını başkasına zarar verecek şekilde kullanması yasaktır. Ayrıca, İslam dini, cimrilik ve israfın önlenmesini emreder.

Dinimizde helal ve haram koyma yetkisi yalnızca Allah'a ve O'nun elçisi Hz. Peygambere aittir. Bu nedenle helal ve haramlarla ilgili temel kaynaklarımız Allah'ın (c.c.) kelamı olan Kur'an-ı Kerim ile Allah (c.c.) Resulünün sünnetidir.

Suç ve ceza arasında denge gözetilirken, suçun niteliği, işleniş şartları ve sebepleri çerçevesinde değerlendirme yapılır. Suçu işleyen kişiye verilen ceza da suçun niteliği ile orantılı olmalıdır.

Helal kazanç, kişinin hem dünyada hem de ahirette mutlu olmasını sağlar.

Helal kazanmak için, kişinin ahlaki değerlere göre hareket etmesi gerekir.

Dinimizde, borçlu olana kolaylık gösterilmesi tavsiye edilmiştir. Borçlu gerçekten bir zorluk içindeyse ödemesi ertelenebilir.

İnfak kültürü, toplumda zengin-fakir ayırımı yerine saygı ve sevginin; kin ve nefret yerine kardeşliğin oluşmasını sağlar.

Faiz, borç-alacak ilişkisinde borçlunun, süresi dolan borcunu ödeyememesi durumunda sürenin uzatılmasına karşılık olarak ödemesi gereken fazlalıktır. Faiz, hizmet ve emek karşılığı olmaksızın elde edilen kazançtır ve dinen uygun görülmez.

Vadeli faiz, belirli bir süre için alınan borcun sonunda ödenen faizdir. Vadesiz faiz ise, belirli bir süre için alınmayan borcun sonunda ödenen faizdir. Sabit faiz, süre boyunca değişmeyen faizdir. Değişken faiz ise, süre boyunca değişen faizdir. Bileşik faiz, faizin faize eklenerek hesaplanması sonucu oluşan faizdir.

İslam ekonomisi, adalet, dayanışma ve yardımlaşma ilkelerine dayalı bir ekonomik sistemdir. Bu sistemde zenginlik, toplumun tüm kesimlerine adil bir şekilde dağıtılır ve herkesin temel ihtiyaçları karşılanır.

Rüşvet, toplum için çok zararlı bir suçtur. Rüşvet alan kişi, görevinin gereklerini yerine getirmez ve kamu hizmetlerinin kalitesi düşer. Rüşvet veren kişi ise, haksız bir avantaj elde eder ve bu durum ekonomik istikrarsızlığa yol açabilir.

1. Faiz, paradan para kazanmanın bir yolu değildir. Aksine, İslam'da yasaklanmış bir kazanç yöntemidir. 2. İslam'da faiz yasaktır. Bunun nedeni, faizin üretim ekonomisini teşvik etmemesi ve insanların haksız kazanç elde etmesine yol açmasıdır. 3. Faiz, üretim ekonomisini teşvik etmez. Aksine, insanların paralarını yatırım yapmaktan alıkoyarak ekonomik büyümeyi yavaşlatır. 4. Faiz, zekât ile aynı şey değildir. Zekât, Müslümanların mallarından belirli bir kısmını ihtiyaç sahiplerine vermesidir. Faiz ise, borç para kullanan kişiden alınan bir ücrettir. 5. Rüşvet, haksız bir menfaat sağlamak için verilen ücret veya bedeldir. Rüşvet, kamu görevlisinin yetkisini kötüye kullanmasıdır. 6. Rüşvet, İslam'da yasaklanmıştır. Bunun nedeni, rüşvetin yolsuzluğa ve adaletsizliğe yol açmasıdır. 7. Hileli satış, bir kimsenin alışverişte kendi menfaati için karşı tarafı aldatmasıdır. Hileli satış, yalan söylemek ve haksızlık yapmaktır. 8. Hileli satış, ekonomik hayatı olumsuz etkiler. Hileli satış, insanların birbirlerine güvenmesini engeller ve ekonomik faaliyetlerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini zorlaştırır. 9. Hileli satış, dinimizce yasaklanmıştır. Bunun nedeni, hileli satışın insanların haklarını ihlal etmesi ve toplumsal barışa zarar vermesidir. 10. Satılan maldaki bir kusuru gizlemek, hileli satış kapsamına girer. Satılan maldaki bir kusuru gizlemek, yalan söylemek ve haksızlık yapmaktır.