2024-2025 7.Sınıf Türkçe Dersi 1.Dönem 1.Yazılı Soruları (2021-10-07) sınavı 7.Sınıf kategorisinin Türkçe alt kategorisinin, 1 dönemine ait. Bu sınav Zor derecede zorluktadır. Toplamda 28 sorudan oluşmaktadır.
Başarıya giden yolda insanın ilk büyük düşmanı tembelliktir. Burada tembelliği tanımlamaya gerek yok. Onu herkes az çok tanır. Ancak söylemek gerekir ki, tembellik insanın karşısına çıkınca yiğitçe savaşmaz, biçimden biçime girerek insanı alt üst etmeye çalışır.
Ayşenur’un düşüncelerine göre tembellik için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Her zaman ayrımına varılmayan bir tehlike olduğu.
B) İnsana yabancı olmayan bir davranış olduğu.
C) Her insanı ayrı bicinde etkilediği.
D) Özgüveni olmayan insanları kendine tutsak ettiği.
“Derslerinde, ödevlerinde ve yapacağın diğer çalışmalarda küçük noktaları önemsiz görüp atlama. Çünkü önemsiz gibi görünen noktaların büyük zararlar doğurabileceğini unutma.”
Böyle bir düşünceye sahip olan Miray Burada, belli bir işi yerine getirecek kişiye, aşağıdakilerden hangisine dikkat etmesi gerektiği vurgulamıştır?
A) Giriştiği işin ayrıntılı yanlarına
B) Her işin kendine özgü yönleri bulunduğuna
C) Gayretli ve azimli çalışmaya
D) Değişik kaynakların yararlı olabileceğine.
Küçükken anne ve babamı mükemmel olarak görür, tüm davranışlarını örnek alırdım. Ama büyüdükçe kabul edemediğim bazı durumlar ortaya çıktı. Bazı konuşmaların sonunun hep hayırla bitmesini kabul edemiyorum. Bazı şeyleri karşılıklı oturup saygılı bir şekilde konuşarak, fikirlerimizi birbirimize aktararak ortaya güzel şeyler çıkarmak onlara zor geliyor. Onun için kolay yolu seçip işin yararlı ve zevkli yanını düşünmeden kesin bir hayır diyorlar. Oysa insanlara konuşarak, tartışarak doğruları bulmaları öğretilseydi, öyle yetiştirilselerdi, bugün daha sağlıklı karar verebilen gençlerin olduğu bir ülkede yaşıyor olurduk.
Böyle düşünen Halil Han, aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez?
A) Küçükken anne babamla aramda bir sorun yoktu.
B) Anne babamla tartışamamak beni üzüyor.
C) Anne babaların verdiği kararlar her zaman doğrudur.
D) Gençlere, tartışıp sonunda uzlaşacakları ortamlar sağlanmalıdır.
Aşağıdaki sözcüklerin hangisinin yazımı yanlıştır?
A) Yanlış B) Yalnız C) Kibrit D) Orjinal
“Hikayeci olmasaydınız ne olmayı düşünürdünüz? ”diye kendisine yöneltilen bu soruya şu ilgi çekici karşılığı vermiştir: ”Kahveci olmayı çok isterdim. Şöyle deniz kenarında, sessiz bir kahvem olsun, oraya kim bilir ne çeşit insanlar gelip gidecek, ben onları tanıyacak ve seveceğim.”
Emir, bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vurgulamıştır?
A) Sessizlikten hoşlandığını
B) Deniz kenarını sevdiğini
C) Yüreğinin insan sevgisiyle dolu olduğunu
D) Kahvecilik mesleğini sevdiğini
Öykü Şevval’in kurduğu cümlelerin hangisinde “tartmak” sözcüğü gerçek anlamında kullanılmıştır?
A) Atalarımız, iki tart bir söyle, demişler.
B) Bu olay, onu tartmama yardımcı oldu.
C) Bence o, seni tartacak adam değil.
D) Domatesi tartmadan, göz kararıyla verdi.
Yazar, kolay okunurluğu ve anlaşılırlığı şiirin ilkesel değerlerinden sayıyor. Oysa Türk şiirinin bugün ulaştığı noktada gündelik dilinin kolay anlaşılır olması düzlemine bağlı kalınamaz. Bir süre, değeri kalmayacak eserler veriliyor olabilir; ama bu olgu Türk şiirinin kuşatıcılığına gölge düşürmez.
Semi, yukarıdaki parçada hangi anlatım biçimini kullanılmıştır?
A) Öyküleme B) Tartışma
C) Betimleme D) Tanık gösterme
“Saymak” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “hesaba katmak, dikkate almak” anlamında kullanılmıştır?
A) Terbiyeli bir çocuktu, büyüklerini hep sayardı.
B) Tahtaya kalktı ve bildiklerini tek tek saydı.
C) Daha önce ödediğimiz taksitleri saymamışlar.
D) Küçük kardeşi birden yüze kadar çok güzel saydı.
Yanmak sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamda kullanılmıştır?
A) Yanan ağaçların yerine fidanlar dikildi.
B) Dikkatsizliğinden az daha bütün ev yanacaktı.
C) Verdiğim sözü tutamazsam işte o zaman yandım.
D) Sobadaki kömürler yanmayınca bir türlü ısınamadık.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiil, haber kipi ile çekimlenmiştir?
A) Ödevini en kısa sürede tamamlamalısın.
B) Arkadaşlarına biraz sessiz olmalarını söyle.
C) Pikniğe ben de sizinle geleyim.
D) Yorgunluktan erkenden uyumuş
Aşağıdakilerin hangisinde eylemin söylendiği an ile yapıldığı an aynıdır?
A) Gereksiz sorularıyla bizi sürekli bunaltıyor
B) Kardeşim her gün bu saatte uyanıyor.
C) Ablam mutfakta kek yapıyor.
D) Kışın bu dağlara çok kar yağıyor.
Aşağıdaki kelimelerin hangisinin eş anlamı yoktur?
A) Zaman B) Yıl C) Koltuk D) Rüya
1. "Zaman zaman" yürüyüş yapardık.
2. "Sık sık" duygulanırım.
3. "Ara sıra" hastaları ziyaret ederim.
4. "Vakitli vakitsiz" sorular sorardı.
Yukarıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangi ikisi aynı anlamda kullanılmıştır?
A) 1 ve 2 B) 1 ve 3
C) 2 ve 4 D) 3 ve 4
Hangisinde” kılış, durum, oluş” fiilleri sırasıyla verilmiştir?
A) uzamak – gülmek – taşımak
B) bulmak – oturmak – kararmak
C) çizmek – bayatlamak – uyumak
D) susmak – kaplamak – iyileşmek
Aşağıdaki atasözlerindeki altı çizili sözcüklerden hangisinin sesteşi (eş seslisi) yoktur?
A) "Yaş" kesen baş keser.
B) Açık yaraya "tuz" ekilmez.
C) Babası çocuğa çok "kızdı".
D) Dost "kara" günde belli olur.
”Çözmek” fiilinin geniş zaman 1.tekil şahsı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Çözeriz B) Çözer C) Çözerler D) Çözerim
Aşağıdaki cümlelerdeki fiillerden hangisinin kipi diğerlerinden farklıdır?
A) Köylüler yaz gelince sürekli tarlada çalışırlar.
B) Aldık babamın gurbetten gönderdiği hediyeleri.
C) Hep birlikte pikniğe gidelim.
D) Evde yüksek sesle müzik dinlemeyi seviyorum.
“Onun ipiyle kuyuya inilmez.” cümlesindeki deyimin taşıdığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) tutarsızlık B) umursamazlık
C) güvensizlik D) sabırsızlık
Fiillerin kip ve kişi eki almadan sadece “-mak\-mek“ ekleriyle belirtilen biçimlerine “fiilin mastarı“ denir.
Buna göre aşağıdaki fiillerin hangisinin mastarı yanlış gösterilmiştir?
A) Başlamışltı→başlamak
B) Anlatacağım→anlatmak
C) Yorulmuşlar→yorulmak
D) Söyleniyordu→söylenmek
Alain; “Kızmak bir hastalıktır.” demekle ne kadar haklıdır. Üstelik bulaşıcı, önü alınmaz bir illettir kızamak; bilerek kötülük yapmaktan bile beterdir. Etrafınıza şöyle bir bakıverin; olur olmaz şeylere sinirlenmeyen kaç kişi görürsünüz? Kızmak, şüphecilik, korku, saldırganlık... Gıcıkla gelen bir öksürük gibidir; başladı mı bitmek bilmez, boyuna yerleşir.
Parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanamamıştır?
A) Tanık göstermeden B) Sayısal verilerden
C) Örneklemeden D) Benzetmeden
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim yanlış kullanılmıştır?
A) Bütün sınıf öğretmeni can kulağı ile dinledi.
B) Çok değişken bir yapısı vardı, saati saatine uymuyordu.
C) Sınav soruları tam dişime göreydi.
D) Yüreğim dağlandı onu öyle mutlu görünce
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde amaç- sonuç ilişkisi vardır?
A) Genç olduğu için yarası çabuk iyileşti.
B) Yağmur yağdığı için şemsiyeyi açtım.
C) Annesini özlediği için ağlıyordu.
D) Sınavı kazanmak için sistemli çalışıyordu.
“Şimdi bir heykeltıraş düşününüz. Gevşek ve çürük bir zemin üzerine güzel, mükemmel bir heykel yapmaktadır. Bu heykeli bir an için herkes beğenebilir. Fakat zemin çürük olduğundan bu heykel yaşayamaz. Harçlarla ne kadar kuvvetli destek yapılırsa yapılsın, yıkılır. Çünkü zemin gevşektir.”
Bu parçada vurgulanan ana düşünce hangisidir?
A) Önemli eserlerde kaliteli malzeme kullanmak gerekir.
B) Önemli işler bazı zararları göze almayı gerektirir.
C) Bir eserin kalıcılığı mükemmel olmasına bağlıdır.
D) Her iş sağlam bir temele dayanmalıdır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisi kanıtlanabilirlik açısından diğerlerinden farklıdır?
A) O, iki katlı, bahçeli bir evde yaşıyordu.
B) Mahallemizde pazar, perşembe günü kurulur.
C) Akşam izlediğim film çok heyecanlıydı.
D) Yengemin yüzündeki yara izi çok belirgindi
Aşağıdaki deyimlerden hangisi yanlış kullanılmıştır?
A) Annesi okula gelince yaramazın foyası ortaya çıktı.
B) Derya öyle güzel konuşuyordu ki sanki ağzından bal damlıyordu.
C) Çok korkunca ağzı kulaklarına vardı.
D) Meşgul olduğu için hepimizi başından savdı
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çekimli fiil yoktur?
A) Ağaç yaş iken eğilir.
B) Ödevlerini zamanında yapmalısın.
C) Dersi dikkatli dinlememiş.
D) Babası sağlık ocağında doktormuş.
Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yükleminde durum anlamı veren fiil yoktur?
A) Tatlı sözleriyle hepimizin kalbini kazandı.
B) Çocuklar arka bahçede oynuyorlar.
C) Çalışmasına ara verip dışarı çıktı.
D) Yarın parkta dolaşacağız.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiil anlamına göre diğerlerinden farlıdır?
A) Elmalar bu sene geç kızardı.
B) Çocuklar vatan sevgisiyle büyümelidir.
C) Çektiği acılar yüzünden saçı ağarmıştı.
D) Cumhuriyet Bayramı’nda düzenlenen Fener Alayı’na katıldı.
Başarıya giden yolda insanın ilk büyük düşmanı tembelliktir. Burada tembelliği tanımlamaya gerek yok. Onu herkes az çok tanır. Ancak söylemek gerekir ki, tembellik insanın karşısına çıkınca yiğitçe savaşmaz, biçimden biçime girerek insanı alt üst etmeye çalışır.
Ayşenur’un düşüncelerine göre tembellik için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Her zaman ayrımına varılmayan bir tehlike olduğu.
B) İnsana yabancı olmayan bir davranış olduğu.
C) Her insanı ayrı bicinde etkilediği.
D) Özgüveni olmayan insanları kendine tutsak ettiği.
“Derslerinde, ödevlerinde ve yapacağın diğer çalışmalarda küçük noktaları önemsiz görüp atlama. Çünkü önemsiz gibi görünen noktaların büyük zararlar doğurabileceğini unutma.”
Böyle bir düşünceye sahip olan Miray Burada, belli bir işi yerine getirecek kişiye, aşağıdakilerden hangisine dikkat etmesi gerektiği vurgulamıştır?
A) Giriştiği işin ayrıntılı yanlarına
B) Her işin kendine özgü yönleri bulunduğuna
C) Gayretli ve azimli çalışmaya
D) Değişik kaynakların yararlı olabileceğine.
Küçükken anne ve babamı mükemmel olarak görür, tüm davranışlarını örnek alırdım. Ama büyüdükçe kabul edemediğim bazı durumlar ortaya çıktı. Bazı konuşmaların sonunun hep hayırla bitmesini kabul edemiyorum. Bazı şeyleri karşılıklı oturup saygılı bir şekilde konuşarak, fikirlerimizi birbirimize aktararak ortaya güzel şeyler çıkarmak onlara zor geliyor. Onun için kolay yolu seçip işin yararlı ve zevkli yanını düşünmeden kesin bir hayır diyorlar. Oysa insanlara konuşarak, tartışarak doğruları bulmaları öğretilseydi, öyle yetiştirilselerdi, bugün daha sağlıklı karar verebilen gençlerin olduğu bir ülkede yaşıyor olurduk.
Böyle düşünen Halil Han, aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez?
A) Küçükken anne babamla aramda bir sorun yoktu.
B) Anne babamla tartışamamak beni üzüyor.
C) Anne babaların verdiği kararlar her zaman doğrudur.
D) Gençlere, tartışıp sonunda uzlaşacakları ortamlar sağlanmalıdır.
Aşağıdaki sözcüklerin hangisinin yazımı yanlıştır?
A) Yanlış B) Yalnız C) Kibrit D) Orjinal
“Hikayeci olmasaydınız ne olmayı düşünürdünüz? ”diye kendisine yöneltilen bu soruya şu ilgi çekici karşılığı vermiştir: ”Kahveci olmayı çok isterdim. Şöyle deniz kenarında, sessiz bir kahvem olsun, oraya kim bilir ne çeşit insanlar gelip gidecek, ben onları tanıyacak ve seveceğim.”
Emir, bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vurgulamıştır?
A) Sessizlikten hoşlandığını
B) Deniz kenarını sevdiğini
C) Yüreğinin insan sevgisiyle dolu olduğunu
D) Kahvecilik mesleğini sevdiğini
Öykü Şevval’in kurduğu cümlelerin hangisinde “tartmak” sözcüğü gerçek anlamında kullanılmıştır?
A) Atalarımız, iki tart bir söyle, demişler.
B) Bu olay, onu tartmama yardımcı oldu.
C) Bence o, seni tartacak adam değil.
D) Domatesi tartmadan, göz kararıyla verdi.
Cevap: D) Domatesi tartmadan, göz kararıyla verdi. Verilen cümlelerde "tartmak" sözcüğünün gerçek anlamda kullanıldığı cümleyi bulmamız gerekiyor. A şıkkındaki cümlede "tartmak" kelimesi mecaz anlamda kullanılmıştır ve "tartmak" kelimesi "düşünmek, değerlendirmek" anlamında kullanılmıştır. B şıkkındaki cümlede ise "tartmak" kelimesi yine mecaz anlamda kullanılmıştır ve "tartmama yardımcı olmak" ifadesi de gerçek anlamda kullanılmış bir ifade değildir. C şıkkındaki cümlede "tartmak" kelimesi yine mecaz anlamda kullanılmıştır ve "tartacak adam" ifadesi gerçek anlamda kullanılan bir ifade değildir. Ancak D şıkkındaki cümlede "tartmak" kelimesi gerçek anlamında kullanılmıştır ve "domatesi tartmadan, göz kararıyla verdi" ifadesi, gerçek anlamda bir tartım yapılmadan, tahmini bir değerlemeyle domatesin verildiğini ifade eder. Sonuç olarak, "tartmak" kelimesinin gerçek anlamda kullanıldığı cümle D şıkkıdır.
Yazar, kolay okunurluğu ve anlaşılırlığı şiirin ilkesel değerlerinden sayıyor. Oysa Türk şiirinin bugün ulaştığı noktada gündelik dilinin kolay anlaşılır olması düzlemine bağlı kalınamaz. Bir süre, değeri kalmayacak eserler veriliyor olabilir; ama bu olgu Türk şiirinin kuşatıcılığına gölge düşürmez.
Semi, yukarıdaki parçada hangi anlatım biçimini kullanılmıştır?
A) Öyküleme B) Tartışma
C) Betimleme D) Tanık gösterme
Cevap Anahtarı: B) Tartışma Verilen parçada yazar, Türk şiirinin kolay okunurluğu ve anlaşılırlığı konusunu ele alarak bir görüşünü ifade etmektedir. Yazar, şiirin ilkesel değerlerinden olan kolay okunurluk ve anlaşılırlığın, Türk şiirinin bugünkü durumunda her zaman korunamayabileceğini, ancak bu durumun Türk şiirinin etkileyiciliğini olumsuz yönde etkilemediğini tartışmaktadır. Bu nedenle, yazarın kullanmış olduğu anlatım biçimi "Tartışma"dır. A) Öyküleme: Bir olayı, olayların gelişimi içinde anlatma ve betimleme biçimidir. Parçada bir olayın hikayesi anlatılmamaktadır. C) Betimleme: Nesne, kişi, olay veya durumları canlı ve etkileyici bir şekilde tasvir etme biçimidir. Parçada detaylı bir tasvir yapılmamaktadır. D) Tanık Gösterme: Bir olayın veya durumun, kişisel deneyimlere veya tanıklıklara dayanılarak aktarılması biçimidir. Parçada bir tanığın görüşleri anlatılmamaktadır. Sonuç olarak, yazarın kullanmış olduğu anlatım biçimi "Tartışma"dır.
“Saymak” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “hesaba katmak, dikkate almak” anlamında kullanılmıştır?
A) Terbiyeli bir çocuktu, büyüklerini hep sayardı.
B) Tahtaya kalktı ve bildiklerini tek tek saydı.
C) Daha önce ödediğimiz taksitleri saymamışlar.
D) Küçük kardeşi birden yüze kadar çok güzel saydı.
Yanmak sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamda kullanılmıştır?
A) Yanan ağaçların yerine fidanlar dikildi.
B) Dikkatsizliğinden az daha bütün ev yanacaktı.
C) Verdiğim sözü tutamazsam işte o zaman yandım.
D) Sobadaki kömürler yanmayınca bir türlü ısınamadık.
Cevap Anahtarı: C) Verdiğim sözü tutamazsam işte o zaman yandım. Verilen cümleler arasında "yanmak" sözcüğü mecaz anlamda kullanılan cümle "C" şıkkındaki "Verdiğim sözü tutamazsam işte o zaman yandım." cümlesidir. Bu cümlede "yanmak" kelimesi, mecaz anlamda "başarısız olmak" veya "sıkıntıya düşmek" anlamında kullanılmıştır. Yazarın verdiği sözü tutamadığında sıkıntıya düşeceği veya başarısız olacağı ifade edilmektedir. A) Yanan ağaçların yerine fidanlar dikildi: Burada "yanmak" kelimesi gerçek anlamıyla kullanılmıştır ve ağaçların yanması anlatılmaktadır. B) Dikkatsizliğinden az daha bütün ev yanacaktı: Bu cümlede de "yanmak" kelimesi gerçek anlamıyla kullanılmıştır ve evin yanması anlatılmaktadır. D) Sobadaki kömürler yanmayınca bir türlü ısınamadık: Bu cümlede de "yanmak" kelimesi gerçek anlamıyla kullanılmıştır ve sobadaki kömürlerin yanmamasından dolayı ısınma sorunu yaşandığı ifade edilmektedir. Sonuç olarak, "yanmak" kelimesi mecaz anlamda "C" şıkkında kullanılmıştır ve doğru cevap C şıkkıdır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiil, haber kipi ile çekimlenmiştir?
A) Ödevini en kısa sürede tamamlamalısın.
B) Arkadaşlarına biraz sessiz olmalarını söyle.
C) Pikniğe ben de sizinle geleyim.
D) Yorgunluktan erkenden uyumuş
Aşağıdakilerin hangisinde eylemin söylendiği an ile yapıldığı an aynıdır?
A) Gereksiz sorularıyla bizi sürekli bunaltıyor
B) Kardeşim her gün bu saatte uyanıyor.
C) Ablam mutfakta kek yapıyor.
D) Kışın bu dağlara çok kar yağıyor.
Doğru cevap C şıkkıdır: "Ablam mutfakta kek yapıyor." Cümlede "kek yapıyor" eylemi şu an gerçekleşmekte olan bir olayı ifade ediyor ve eylemin söylendiği an ile yapıldığı an aynıdır. Diğer şıklardaki cümlelerde eylemin söylendiği an ile yapıldığı an farklıdır.
Aşağıdaki kelimelerin hangisinin eş anlamı yoktur?
A) Zaman B) Yıl C) Koltuk D) Rüya
"C) Koltuk" kelimesi eş anlamı olmayan kelimedir. Diğer seçeneklerin eş anlamlıları mevcuttur: A) Zaman - süre, devir, dönem gibi eş anlamlıları vardır. B) Yıl - sene, takvim yılı gibi eş anlamlıları vardır. D) Rüya - düş, hayal gibi eş anlamlıları vardır Ancak "Koltuk" kelimesinin tam olarak aynı anlamı taşıyan bir eş anlamı yoktur.
1. "Zaman zaman" yürüyüş yapardık.
2. "Sık sık" duygulanırım.
3. "Ara sıra" hastaları ziyaret ederim.
4. "Vakitli vakitsiz" sorular sorardı.
Yukarıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangi ikisi aynı anlamda kullanılmıştır?
A) 1 ve 2 B) 1 ve 3
C) 2 ve 4 D) 3 ve 4
Hangisinde” kılış, durum, oluş” fiilleri sırasıyla verilmiştir?
A) uzamak – gülmek – taşımak
B) bulmak – oturmak – kararmak
C) çizmek – bayatlamak – uyumak
D) susmak – kaplamak – iyileşmek
Doğru cevap B şıkkıdır. Seçenek B'de verilen fiillerin sırası şu şekildedir: bulmak – oturmak – kararmak Bu sıralamada fiillerin sırası, kılış (bulmak), durum (oturmak), oluş (kararmak) şeklindedir. Bu nedenle doğru cevap B şıkkıdır.
Aşağıdaki atasözlerindeki altı çizili sözcüklerden hangisinin sesteşi (eş seslisi) yoktur?
A) "Yaş" kesen baş keser.
B) Açık yaraya "tuz" ekilmez.
C) Babası çocuğa çok "kızdı".
D) Dost "kara" günde belli olur.
Doğru cevap B) Açık yaraya "tuz" ekilmez. Verilen atasözlerindeki altı çizili sözcüklerin ses teşkilinde eş sesli (sesteşi) olanını bulmamız gerekiyor. A şıkkındaki "Yaş" kelimesi, "kesen" kelimesiyle aynı şekilde okunur ve sesteşi vardır. B şıkkındaki "tuz" kelimesi, "ekilmez" kelimesiyle aynı şekilde okunmaz ve sesteşi yoktur. C şıkkındaki "kızdı" kelimesi, cümlede yer alan başka bir kelimeyle aynı şekilde okunur ve sesteşi vardır. D şıkkındaki "kara" kelimesi, "günde" kelimesiyle aynı şekilde okunur ve sesteşi vardır. Sonuç olarak, sesteşi olmayan kelime B şıkkındaki "tuz" kelimesidir.
”Çözmek” fiilinin geniş zaman 1.tekil şahsı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Çözeriz B) Çözer C) Çözerler D) Çözerim
Aşağıdaki cümlelerdeki fiillerden hangisinin kipi diğerlerinden farklıdır?
A) Köylüler yaz gelince sürekli tarlada çalışırlar.
B) Aldık babamın gurbetten gönderdiği hediyeleri.
C) Hep birlikte pikniğe gidelim.
D) Evde yüksek sesle müzik dinlemeyi seviyorum.
Doğru cevap D şıkkıdır: "Evde yüksek sesle müzik dinlemeyi seviyorum." Bu cümlede, "seviyorum" fiili diğer cümlelerdeki fiillerden farklı olarak öznel geçmiş zaman kipinde kullanılmıştır. Diğer cümlelerde genellikle geniş zaman kipi veya dilek kipi kullanılmıştır.
“Onun ipiyle kuyuya inilmez.” cümlesindeki deyimin taşıdığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) tutarsızlık B) umursamazlık
C) güvensizlik D) sabırsızlık
Cevap: C) güvensizlik "Onun ipiyle kuyuya inilmez." deyimi, birinin güvenilmezliğini vurgulamak için kullanılan bir deyimdir. Bu deyimde "ipiyle kuyuya inmek" ifadesi, birini veya bir şeyi kullanarak riskli bir duruma girmeyi veya güvensiz bir iş yapmayı ifade eder. Ancak deyimdeki "onun" ifadesi özneden bağımsız olarak kullanılır ve kimin ipiyle kuyuya inilmemesi gerektiği belirtilmez.
Fiillerin kip ve kişi eki almadan sadece “-mak\-mek“ ekleriyle belirtilen biçimlerine “fiilin mastarı“ denir.
Buna göre aşağıdaki fiillerin hangisinin mastarı yanlış gösterilmiştir?
A) Başlamışltı→başlamak
B) Anlatacağım→anlatmak
C) Yorulmuşlar→yorulmak
D) Söyleniyordu→söylenmek
Alain; “Kızmak bir hastalıktır.” demekle ne kadar haklıdır. Üstelik bulaşıcı, önü alınmaz bir illettir kızamak; bilerek kötülük yapmaktan bile beterdir. Etrafınıza şöyle bir bakıverin; olur olmaz şeylere sinirlenmeyen kaç kişi görürsünüz? Kızmak, şüphecilik, korku, saldırganlık... Gıcıkla gelen bir öksürük gibidir; başladı mı bitmek bilmez, boyuna yerleşir.
Parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanamamıştır?
A) Tanık göstermeden B) Sayısal verilerden
C) Örneklemeden D) Benzetmeden
Cevap Anahtarı: B) Sayısal verilerden Verilen parçada, sayısal verilere yer verilmemiştir. Parça, kızmak hakkında genel bir düşünce ve gözlem içermektedir. Tanık gösterme, örnekleme ve benzetme gibi dilbilgisi özelliklerine sahip olsa da, sayısal verilerden yararlanılmamıştır. A) Tanık gösterme: "Etrafınıza şöyle bir bakıverin; olur olmaz şeylere sinirlenmeyen kaç kişi görürsünüz?" ifadesinde tanık gösterme kullanılmıştır. C) Örnekleme: "Kızmak, şüphecilik, korku, saldırganlık... Gıcıkla gelen bir öksürük gibidir; başladı mı bitmek bilmez, boyuna yerleşir." ifadesinde örnekleme yapılmıştır. D) Benzetme: "Gıcıkla gelen bir öksürük gibidir; başladı mı bitmek bilmez, boyuna yerleşir." ifadesinde benzetme kullanılmıştır. Sonuç olarak, parçanın anlatımında sayısal verilerden yararlanılmamıştır ve doğru cevap B şıkkıdır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim yanlış kullanılmıştır?
A) Bütün sınıf öğretmeni can kulağı ile dinledi.
B) Çok değişken bir yapısı vardı, saati saatine uymuyordu.
C) Sınav soruları tam dişime göreydi.
D) Yüreğim dağlandı onu öyle mutlu görünce
Cevap: D) Yüreğim dağlandı onu öyle mutlu görünce Verilen cümleler arasında "Yüreğim dağlandı onu öyle mutlu görünce" ifadesi deyim yanlış kullanılmış olan cümledir. "Yüreği dağlanmak" deyimi, içten içe üzülmek, acı çekmek anlamına gelirken, burada olumlu bir durumu ifade eden "mutlu görünce" ifadesiyle çelişmektedir. Doğru kullanım, içten içe üzülmeyi ifade edecek bir durumla bağdaşmalıdır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde amaç- sonuç ilişkisi vardır?
A) Genç olduğu için yarası çabuk iyileşti.
B) Yağmur yağdığı için şemsiyeyi açtım.
C) Annesini özlediği için ağlıyordu.
D) Sınavı kazanmak için sistemli çalışıyordu.
Cevap Anahtarı: D) Sınavı kazanmak için sistemli çalışıyordu. Amaç-sonuç ilişkisi, bir olayın gerçekleşmesindeki amacı ve bu amaca yönelik sonucu ifade eder. Verilen cümleler arasında sadece D şıkkındaki cümlede açık bir amaç-sonuç ilişkisi vardır. "Sınavı kazanmak" amacıyla "sistemli çalışıyordu" şeklinde bir sonuç ortaya koymaktadır. A) "Genç olduğu için yarası çabuk iyileşti." cümlesinde neden-sonuç ilişkisi vardır ancak amaç-sonuç ilişkisi değildir. B) "Yağmur yağdığı için şemsiyeyi açtım." cümlesinde neden-sonuç ilişkisi vardır, ancak amaç-sonuç ilişkisi değildir. C) "Annesini özlediği için ağlıyordu." cümlesinde neden-sonuç ilişkisi vardır, ancak amaç-sonuç ilişkisi değildir. Sonuç olarak, "Sınavı kazanmak için sistemli çalışıyordu." cümlesinde amaç-sonuç ilişkisi açık bir şekilde ifade edilmektedir ve doğru cevap D şıkkıdır.
“Şimdi bir heykeltıraş düşününüz. Gevşek ve çürük bir zemin üzerine güzel, mükemmel bir heykel yapmaktadır. Bu heykeli bir an için herkes beğenebilir. Fakat zemin çürük olduğundan bu heykel yaşayamaz. Harçlarla ne kadar kuvvetli destek yapılırsa yapılsın, yıkılır. Çünkü zemin gevşektir.”
Bu parçada vurgulanan ana düşünce hangisidir?
A) Önemli eserlerde kaliteli malzeme kullanmak gerekir.
B) Önemli işler bazı zararları göze almayı gerektirir.
C) Bir eserin kalıcılığı mükemmel olmasına bağlıdır.
D) Her iş sağlam bir temele dayanmalıdır.
Cevap: D) Her iş sağlam bir temele dayanmalıdır. Parçada anlatılan örnek üzerinden vurgulanan ana düşünce, herhangi bir işin kalıcılığı ve başarısı için sağlam ve güvenilir bir temele dayanmasının önemine vurgu yapmaktadır. Heykeltıraşın güzel ve mükemmel bir heykeli çürük zemine yapması, güzellik ve mükemmelliğin geçici ve kalıcı olabilmesinin temelinde güvenilir bir temelin bulunması gerektiğini anlatmaktadır. Bu nedenle doğru cevap, "Her iş sağlam bir temele dayanmalıdır" ifadesidir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisi kanıtlanabilirlik açısından diğerlerinden farklıdır?
A) O, iki katlı, bahçeli bir evde yaşıyordu.
B) Mahallemizde pazar, perşembe günü kurulur.
C) Akşam izlediğim film çok heyecanlıydı.
D) Yengemin yüzündeki yara izi çok belirgindi
Aşağıdaki deyimlerden hangisi yanlış kullanılmıştır?
A) Annesi okula gelince yaramazın foyası ortaya çıktı.
B) Derya öyle güzel konuşuyordu ki sanki ağzından bal damlıyordu.
C) Çok korkunca ağzı kulaklarına vardı.
D) Meşgul olduğu için hepimizi başından savdı
Cevap: C) Çok korkunca ağzı kulaklarına vardı. Deyimler, dilimizde sıkça kullanılan ve genellikle bir durumu ya da olayı anlatmak için kullanılan özdeyişlerdir. Ancak bazen deyimlerin yanlış kullanıldığı durumlar olabilir. Verilen cümlelerdeki deyimlerin çoğu doğru kullanılmışken, "Çok korkunca ağzı kulaklarına vardı" cümlesinde kullanılan deyim yanlıştır. Doğru deyim "Çok korkunca ağzıyla gözü bir oldu" olmalıdır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çekimli fiil yoktur?
A) Ağaç yaş iken eğilir.
B) Ödevlerini zamanında yapmalısın.
C) Dersi dikkatli dinlememiş.
D) Babası sağlık ocağında doktormuş.
Doğru cevap D şıkkıdır: "Babası sağlık ocağında doktormuş." Cümlelerin hepsinde çekimli fiiller mevcuttur, ancak D şıkkındaki "doktormuş" fiili aslında çekimli bir fiil değildir çünkü "doktor" kelimesi kök halindedir ve çekim almamıştır. Diğer cümlelerdeki fiiller çekimli olarak kullanılmıştır. Örneğin, A şıkkında "eğilir" fiili "-dir" ekini almıştır, B şıkkında "yapmalısın" fiili "-malı" ekini almıştır, C şıkkında "dinlememiş" fiili "-miş" ekini almıştır. Sonuç olarak, doğru cevap D şıkkıdır ve cümlelerin hepsinde çekimli fiiller bulunmaktadır, ancak D şıkkındaki fiil çekimli değildir.
Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yükleminde durum anlamı veren fiil yoktur?
A) Tatlı sözleriyle hepimizin kalbini kazandı.
B) Çocuklar arka bahçede oynuyorlar.
C) Çalışmasına ara verip dışarı çıktı.
D) Yarın parkta dolaşacağız.
doğru cevap D) Yarın parkta dolaşacağız olmalıydı. Bu cümlede yüklem olan "dolaşacağız" fiili, bir durumu ya da hal durumunu ifade etmemektedir. Fiil, gelecekte gerçekleşecek bir hareketi anlatmaktadır, dolayısıyla durum anlamı içeren bir fiil değildir. Diğer seçeneklerde ise durumu ifade eden fiiller mevcuttur.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiil anlamına göre diğerlerinden farlıdır?
A) Elmalar bu sene geç kızardı.
B) Çocuklar vatan sevgisiyle büyümelidir.
C) Çektiği acılar yüzünden saçı ağarmıştı.
D) Cumhuriyet Bayramı’nda düzenlenen Fener Alayı’na katıldı.
Cevap Anahtarı: B) Çocuklar vatan sevgisiyle büyümelidir. Verilen cümleler arasında fiil anlamına göre diğerlerinden farklı olan cümle B şıkkıdır. Diğer cümlelerdeki fiiller gerçek olayları ve eylemleri ifade ederken, B şıkkındaki "büyümelidir" fiili bir zorunluluk ve istek ifade eden önermeyi ifade etmektedir. "Büyümelidir" fiili bir tavsiye ya da emir anlamı taşırken, diğer cümlelerdeki fiiller daha çok gerçeklikleri ifade etmektedir.
hiç bisey
Soruyu çözen kişi, verilen metni anlamak ve Ayşenur'un tembellikle ilgili düşüncelerine dikkatlice odaklanarak, tembellik için söylenemeyecek ifadenin C şıkkı olduğunu doğru bir şekilde tespit etmiştir.
Verilen metindeki ifadelerden doğru çıkarımlar yaparak Miray'ın vurguladığı önemi anlamak ve özeti belirlemek.
Soruyu çözen kişi, metindeki Halil Han'ın düşüncelerini anlamak ve onun ifadeleri arasından beklenemeyecek olanı tespit etmek suretiyle doğru cevabı belirlemiştir.
Soruyu çözen kişi, metindeki Emir'in sözlerini anlamak ve onun vurguladığı düşünceleri belirlemek suretiyle doğru cevabı belirlemiştir.
Cümlelerdeki kelime kullanımlarını anlayarak, kelimenin gerçek anlamda nasıl kullanıldığını belirleyebilmek.
Soruyu çözen kişi, verilen parçanın anlatım biçimini doğru bir şekilde belirleyerek yazarın düşüncelerini anlamış ve doğru cevabı belirlemiştir.
Cümledeki kelimenin anlamını anlayarak doğru şekilde yorumlayabilmektir.
Soruyu çözen kişi, cümlelerde kullanılan "yanmak" kelimesinin gerçek ve mecaz anlamlarını ayırt ederek mecaz anlamda kullanıldığı cümleyi doğru bir şekilde tespit etmiştir.
Soruyu çözen kişi, cümlelerde kullanılan fiillerin haber kipi çekimini ayırt ederek, haber kipi ile çekimlenmiş olan cümleyi doğru bir şekilde tespit etmiştir.
Cümlelerdeki eylemlerin zamanlarını doğru bir şekilde tespit edebilmek ve eylemin söylendiği an ile yapıldığı anın aynı olduğunu belirlemek.
Delimelerin eş anlamlılarını ayırt ederek eş anlamı olmayan kelimeyi doğru bir şekilde tespit etmiştir.
Cümlelerdeki ifadelerin anlamlarını anlayarak, benzer anlamlı ifadeleri eşleştirebilmek.
Soruyu çözen kişi, verilen fiillerin sırasını doğru bir şekilde belirleyerek doğru cevabı bulmuştur.
Atasözlerinde ve deyimlerde yer alan kelimelerin sesteş (eş sesli) olup olmadığını belirleyebilmek.
Soruyu çözen kişi, "çözmek" fiilinin geniş zaman 1. tekil şahıs çekimini doğru bir şekilde belirleyerek doğru cevabı bulmuştur.
Deyimleri ve atasözlerini doğru anlayarak, kullanıldığı bağlama göre anlam çıkarabilme yetisi.
Fiil mastarlarını doğru bir şekilde tespit edebilme ve fiillerin kök anlamlarını belirleme yetisi.
Soruyu çözen kişi, parçada kullanılan dilbilgisi özelliklerini ve anlatım türlerini tanımlayarak doğru cevabı bulmuştur.
Deyimleri doğru bir şekilde kullanma ve anlam bilgisini anlama yetisi.
Soruyu çözen kişi, cümlelerde amaç-sonuç ilişkisini tanımlayarak doğru cevabı bulmuştur.
Metindeki ana düşünceyi anlayabilme ve metin içindeki önemli mesajları çıkarma yetisi.
Soruyu çözen kişi, cümlelerdeki bilgilerin kanıtlanabilirlik açısından değerlendirmesini yaparak doğru cevabı bulmuştur
Deyimleri doğru bir şekilde kullanma ve anlama yetisi.
Cümlelerdeki yüklemlerin çeşitlerini ve anlamlarını ayırt edebilme yetisi.
Soruyu çözen kişi, cümlelerdeki fiillerin anlamına göre farklılıkları belirleyerek doğru cevabı bulmuştur.
etiketlerini kapsamaktadır.Değerli öğretmenlerimiz, isterseniz sistemimizde kayıtlı binlerce sorudan 7.Sınıf Türkçe dersi için sınav-yazılı hazırlama robotu ile ücretsiz olarak beş dakika içerisinde istediğiniz soru sayısında, soru tipinde ve zorluk derecesinde sınav oluşturabilirsiniz. Yazılı robotu için Sınav Robotu tıklayın.