7.Sınıf Temel Dini Bilgiler Test

Bu sorunun cevap anahtarı "B" olarak verilmiştir. Soruda, İslamiyet'in doğuşu ve başlangıcının nasıl gerçekleştiği sorulmaktadır. Soruda belirtilen bilgilere göre, İslamiyet'in başlangıcı Hz. Muhammed'in Mekke'de vahiy almasıyla olmuştur. Hz. Muhammed'in Allah'ın kendisine gönderdiği vahiyleri önce yakın çevresiyle paylaşması ve ardından da İslamiyet'i yaymaya başlaması İslamiyet'in doğuşunu temsil etmektedir.

Bu sorunun cevap anahtarı C seçeneğidir, yani "Putperestlik". İslamiyet öncesi Arap toplumunda, putperestlik yaygın bir dinî inanç sistemiydi. Araplar, çeşitli putlara taparlardı ve bu putlara ibadet ederlerdi. Putlar aracılığıyla tanrılara ulaşmayı amaçlarlardı. Ayrıca, putlara çeşitli hediyeler sunmak ve onlardan yardım dilemek de putperestliğin bir parçasıydı.

Bu sorunun cevap anahtarı A seçeneğidir, yani "Hz. Muhammed'in liderliği, Müslümanların disiplini ve İslam'ın barışçıl mesajı". İslamiyet'in yayılmasında etkili olan faktörler şunlardır: Hz. Muhammed'in liderliği, İslam'ın barışçıl mesajı ve Müslümanların disiplini. Hz. Muhammed'in önderliği ve tebliğ faaliyetleri, İslamiyet'in yayılmasında büyük bir rol oynamıştır. Müslümanların birlik ve disiplini, İslam'ın yayılmasını kolaylaştırmış ve toplumlarda etkili olmuştur. Ayrıca İslam'ın barışçıl mesajı, insanlara hoşgörü, adalet ve eşitlik gibi değerleri sunarak insanların dikkatini çekmiş ve İslamiyet'in yayılmasında önemli bir etken olmuştur.

Bu sorunun cevap anahtarı C seçeneğidir, yani "İslamiyet'in ortaya çıkmasında Peygamber Muhammed'in etkisi büyüktür." İslamiyet, M.S. 7. yüzyılda Arabistan yarımadasında ortaya çıkan bir din olarak kabul edilir. İslamiyet'in doğuşuna öncülük eden kişi ise Peygamber Muhammed'dir. Muhammed, Allah'ın kendisine vahiyler gönderdiğini ve insanları İslamiyet'e davet ettiğini söyleyerek İslamiyet'in yayılmasında büyük bir etkiye sahip olmuştur. Onun liderliği ve tebliğ faaliyetleri, İslamiyet'in yayılmasında önemli bir rol oynamıştır.

Bu sorunun cevap anahtarı D seçeneğidir, yani "Putperestlik, İslamiyet öncesi Arap toplumunda yaygın bir din olarak kabul edilirdi." İslamiyet öncesi Arap toplumunda, putperestlik yaygın bir dindi ve Araplar birden çok tanrıya taparlardı. Araplar, geçimlerini hayvancılık ve ticaretle sağlardı. Kadınlar ise erkeklerin egemenliği altında yaşarlar ve toplumda ikinci planda tutulurlardı.

Bu sorunun cevap anahtarı D seçeneğidir, yani "İslamiyet, İran, Mısır ve Suriye gibi ülkelerde de yayılmıştır." Soruda belirtilen bilgilere göre, İslamiyet'in yayılmasında Peygamber Muhammed'in etkisi büyük olmuştur ve Arap yarımadasının fethiyle birlikte İslam hızla yayılmaya başlamıştır. Ayrıca, daha sonra İslam'ın İran, Mısır ve Suriye gibi ülkelerde de yayıldığı belirtilmiştir.

Bu sorunun cevap anahtarı "C) Putperestlik" olarak verilmiştir. İslam öncesi Arap toplumunda putperestlik üzerine kurulu bir din sistemi vardı. Araplar, farklı tanrılara adanmış olan putlara taparlardı. Bu dönemde kadınlar, çocuklar ve köleler ikinci sınıf vatandaşlar olarak kabul edilirdi.

Bu sorunun cevap anahtarı "C) Hem savaş hem de barışçıl yöntemler" olarak verilmiştir. slamiyet'in yayılması, Muhammed'in ölümünden sonra başlamıştır. Yayılma sürecinde savaşlar yanı sıra barışçıl yöntemler de kullanılmıştır. İslam'ın yayılmasında ticaret yolları üzerinde kurulan ticaret kervanları da önemli bir rol oynamıştır.

Bu sorunun cevap anahtarı "A) Kendine zarar vermek" olarak verilmiştir. Ayette, "Kendinizi öldürmeyin" ifadesiyle bireylere kendilerine zarar vermeme uyarısı yapılmaktadır. Ayet, insanların kendilerine zarar verme eylemlerinden kaçınmaları gerektiğini vurgulamaktadır. Allah'ın merhametli olduğu ve insanların hayatlarını koruması gerektiği mesajı verilmektedir.

Bu ayet, insanlara kardeşlik ve birlik içinde olmaları, kardeşlerinin arasını düzeltmeleri ve Allah'tan korkmaları konusunda nasihat vermektedir. Bu ayet, Müslümanlara kardeşlik ve birlik içinde olmalarını, kardeşlerinin arasını düzeltmelerini ve Allah'tan korkmalarını tavsiye etmektedir. Mü'minler arasındaki ilişkiyi kardeşlik temelinde kurmaları gerektiği ifade edilmektedir. Ayetteki ifade, Müslümanların birbirleriyle dayanışma içinde olmalarını, aralarındaki sorunları çözmelerini ve birlikte hareket etmelerini vurgulamaktadır. Ayrıca, Allah'tan korkmanın önemi vurgulanarak, bu tavsiyelerin uygulanmasıyla merhamet ve bağışlanma elde edileceği ifade edilmektedir.

Sorunun cevap anahtarı "C) İnsanın yaratılışı ve sorumluluğu" şeklindedir. Bu ayet insanları insanın yaratılışı ve sorumluluğu konusunda uyarır. Ayette belirtilen, insanın tek bir nefisten yaratıldığı ve bu nefisten eşinin yaratıldığıdır. Bu, insanın yaratılışı hakkında bilgi verir ve insanın özündeki ortaklık ve birlik vurgulanır. Ayet aynı zamanda insanları Rablerine karşı gelmekten sakınmaya, yaratıcının varlığına saygı duymaya ve O'na itaat etmeye çağırır. İnsanın sorumluluğu ve Allah'a karşı gelmekten sakınma gerekliliği vurgulanır. Ayetin aile ve evlilik hayatıyla ilgili bir uyarı yapmadığı görülüyor. Ayetteki vurgu insanın yaratılışı ve Allah'a olan sorumluluğu üzerinedir.

Sorunun cevap anahtarı "D) Tevhit" şeklindedir. Bu ayette vurgulanan kavram "Tevhit"tir. Ayette belirtilen "Her şeyin yaratıcısı Allah'tır" ifadesi, tevhid kavramını vurgular. Tevhid, İslam'da Allah'ın birliği ve tekliği anlamına gelir. Ayet, tüm varlıkların Allah tarafından yaratıldığını ifade ederek tevhid inancını ön plana çıkarır. Bu inanca göre, her şeyin yaratıcısı ve sahibi yalnızca Allah'tır. İman (seçenek A), ahiret (seçenek B) ve kader (seçenek C) kavramları İslam'da önemli konular olsa da, bu ayette vurgulanan kavram tevhittir.

Sorunun cevap anahtarı "D) Hayat" şeklindedir. Bu ayette hayat kavramı vurgulanmaktadır. Ayette belirtilen "Kim bir insanı öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur" ifadesi, hayatın kutsallığını ve değerini vurgular. Ayet, insan hayatının önemine dikkat çekerek bir insanın öldürülmesinin tüm insanlığı etkilediğini ifade eder. Adalet (seçenek A), merhamet (seçenek B) ve infak (seçenek C) gibi kavramlar İslam'da önemli değerlerdir, ancak bu ayette özellikle hayat kavramı vurgulanır.

Cevap, D şıkkı olan "Kardeşlik"tir. Bu hadiste vurgulanan kavram, bir kişinin kendisi için istediğini başkaları için de istemesidir. Bu durumda, insanlar arasında kardeşlik bağı ve dayanışma ön plana çıkar. Gerçek bir mümin olmak için, başkalarının da iyiliğini istemek ve onlara yardım etmek önemlidir. Bu nedenle, doğru cevap D şıkkıdır.

Sorunun cevap anahtarı "A) Kudret" şeklindedir. Ayette ifade edilen, gökyüzünün ve yerin yaratıcısı olan Allah'ın yaratma gücüne vurgu yapılıyor. "Yaratması sırasında bir şeyi söyleyecek olursa, sadece ona 'Ol' der, o da hemen oluverir" ifadesi, Allah'ın yaratma iradesi ve kudretini anlatıyor. Cevap anahtarı olan "A) Kudret" ifadesi, bu kavramı ifade ediyor.

Cevap, A şıkkı olan "Şükür" olarak belirlenir. Bu soruda, "Sana hangi nimetleri versem nankörlük edersiniz." ayetinde vurgulanan kavramın belirlenmesi istenmektedir. Ayetteki ifade, Allah'ın verdiği nimetlere şükretmemiz gerektiğini ifade etmektedir. Şükür, Allah'ın verdiği nimetlere minnettarlık ve teşekkür etme anlamına gelir. Diğer seçenekler olan tevbe (B), iman (C) ve kader (D) ayetin mesajıyla doğrudan ilişkili değildir. Bu nedenle doğru cevap şükür (A) olarak belirlenir.

Cevap, C şıkkı olan "Ana-baba hakkı" olarak belirlenir. Bu soruda, "Cennet annelerin ayakları altındadır" hadisinde hangi kavramın vurgulandığı sorulmaktadır. Doğru cevap, C şıkkında verilen "Ana-baba hakkı" kavramıdır. Hadiste, annelerin değer ve saygınlığı vurgulanarak ana-baba hakkına dikkat çekilmektedir. Diğer şıklar, hadisin ana temasını doğru bir şekilde ifade etmemektedir.

Sorunun cevap anahtarı "C) Kardeşlik" olarak belirlenmiştir. Soruda verilen hadiste, bir kişinin kendi için istediğini, mü'min kardeşi için de istemesinin önemi vurgulanmaktadır. "Kardeşlik" kavramı, Müslümanlar arasında kardeşlik bağına, birlik ve dayanışmaya vurgu yapar. Hadis, Müslümanların birbirlerine kardeşlik duygusuyla yaklaşmaları gerektiğini ve başkalarının iyiliğini kendi iyilikleriyle birlikte düşünmeleri gerektiğini ifade eder.

Cevap, A şıkkı olan "Adalet" olarak belirlenir. Bu soruda, verilen ayette hangi kavramın vurgulandığı sorulmaktadır. Ayette "Hak ile batıl bir olmaz. Öyleyse iyilikle kötülük bir olamaz." ifadesi yer almaktadır. Bu ifade adalet kavramının vurgulandığını göstermektedir. Adalet, doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün ayrılması ve uygun olanın yapılması anlamına gelir. Diğer şıklar ayette vurgulanan kavramı ifade etmemektedir.

Sorunun cevap anahtarı "A) Kötülük yapmanın sonuçları hakkında uyarıyor." olarak belirlenmiştir. Ayette belirtilen ifadeye göre, insanlara iyilik yapmaktan yüz çeviren bir kişi, yüzlerce kötülük izler. Bu ifade, kötülük yapmanın sonuçları hakkında bir uyarı niteliği taşımaktadır. İyilik yapmayan kişinin negatif sonuçlarla karşılaşabileceği vurgulanmaktadır. Ayet, insanlara iyilik yapmanın önemini ve kötülükten kaçınmanın gerekliliğini vurgulayarak, insanları kötülük yapmaktan uzak durmaya teşvik etmektedir.

Sorunun cevap anahtarı "A) İnsanların ayıplarını ortaya çıkarmaktan kaçınmak." olarak belirlenmiştir. Hadiste ifade edilen öğüt, bir kişinin başkalarının ayıplarını örtmesi ve gizlemesi gerektiğini vurgular. Bu davranış, hoşgörü, saygı ve insanların mahremiyetini koruma prensibiyle uyumludur. Hadis, insanların karşılıklı olarak birbirlerinin hatalarını ve zayıflıklarını açığa çıkarmaktan kaçınmalarını öğütlemektedir.

Cevap: B şıkkı olan "Hataların telafi edilebileceğini belirtiyor" cevap olarak belirlenir. Bu hadis-i şerif, bir kulun hata yapabileceğini ve bu hatalarını telafi etmek için tövbe etmesinin kabul edileceğini öğütlemektedir. Yani, hataların telafi edilebileceği, insanın geçmiş hatalarından ders alarak ve tövbe ederek yeniden doğru yola yönelebileceği vurgulanmaktadır. Dolayısıyla, cevap B şıkkı olan "Hataların telafi edilebileceğini belirtiyor" olacaktır.

Sorunun cevap anahtarı "B) Kötü davranışların kişinin kendinden kaynaklandığını söylüyor" olarak belirlenmiştir. Ayet, kişilere gelen her türlü iyiliğin Allah'tan geldiğini, ancak kötülüklerin kişinin kendisinden kaynaklandığını vurguluyor. Bu ayet, insanların sorumluluklarını ve kendi davranışlarının sonuçlarını anlamalarını öğütlemektedir. Ayette yer alan mesaj, insanların kötü davranışlarının kaynağının kendi içlerinde olduğunu ve bu nedenle kendilerinin düzeltme ve geliştirme sorumluluğunu taşıdıklarını ifade ediyor.